Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2173 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20900 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ORDU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2013/392-2014/295Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı kurum vekili; kendilerine ait ........... abone numaralı .......... Kapalı Spor Salonunun sayaç modelinin eski olması nedeniyle, sayacın davalı tarafça değiştirildiğini; davalı tarafından 20 çarpanlı olarak işlenmesi gereken akım trafo oranının müşteri kusuru dışında sehven 1 olarak işlenmesi nedeniyle yapılan tahakkukların 20 kat eksik olduğu belirtilerek, ilk abonelik tarihinden mekanik sayacın söküldüğü 10.03.2009 tarihine kadar 210.243 kwh eksik tahakkuk karşılığı 26.175,90 TL eksik tahakkuk faturası düzenlendiğini; kusurları olmadan eksik tahakkuk bedeli istenmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; davalıya 26.175,90 TL borçlu olmadığının tespiti ile faturanın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 12/09/2013 tarih ve 2013/9962 Esas, 2013/12570 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya 19.931,52 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Hüküm taraflarca süresinde temyiz edilmiştir.Mahkeme kararının gerekçe bölümünde, davalının 19.931,52 TL eksik tahakkuktan dolayı alacaklı olduğunun tespit edildiği açıklanmasına yer verilmiş iken; hüküm kısmında ise, davacının davalıya 19.931,52 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Gerekçeli kararın, gerekçe ve hüküm bölümlerinin çelişkili olduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, kararın gerekçe ve hüküm bölümlerinin çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturduğundan tarafların temyiz itirazının bu yönden kabulüne karar vermek gerekmiş, bozma sebep ve şekline göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.