Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2102 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8996 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 17/12/2013NUMARASI : 2011/203-2013/588Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; davalının, kaçak elektrik kullandığının tespit edilmesi üzerine, 23.05.2010 tarihli ve ...... seri numaralı kaçak tutanağının düzenlendiğini, bu tutanağa istinaden tahakkuk edilen faturanın ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine Ş.Urfa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/7501 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek; vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı; açılan davayı kabul etmediğini, söz konusu kaçak elektrik kullanımı ile bir ilgisinin olmadığını, davaya konu kaçak elektrik kullanımı ile ilgili olarak Harran'da 11 kişinin yargılandığını; ancak, kendisinin yargılanmadığını, davalı çalışanları tarafından yapılan denetim sırasında kimliğinin talep edilmesi üzerine kimliğini verdiğini ve hakkında işlem yapıldığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davalının kaçak elektrik kullandığı ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacı kurum tarafından düzenlenen 23.05.2010 tarihli ve ........ seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağında, davalının (kimlik bilgileri yazılmak suretiyle) abonesiz sayaçsız enerji kullanıldığı tespit edilmiş, bu tutanağa dayanılarak 14.463,65 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirilmiştir. Yine dosya kapsamından, dava konusu kaçak elektrik kullanımı ile alakalı olarak, Cumhuriyet savcılığınca yapılan soruşturmada, (Sor. No:2011/415, sorgulama tutanağı) ifadesi alınan dava dışı üçüncü kişiler tarafından, davalının da ismi zikredilerek trafodan ortaklaşa yararlandıkları belirtilmiş; yine davalı babası H. A. ise aynı soruşturmada "trafo yapılırken köyde bulunmadığından oğlu H.. A..'in trafoya ortak olduğunu, daha sonra trafo yapılmadan kendisinin köye döndüğü" beyanında bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, kaçak elektrik kullanımı ile ilgili olarak düzenlenen tutanaklardaki mümziler dinlenmeden, dava konusu yerde davalının faaliyette bulunup bulunmadığına ilişkin zabıta araştırması yapılmadan karar verilmiştir.Hal böyle olunca mahkemece, tutanak mümzilerinden somut olaya ilişkin ayrıntılı bilgi alınması, dava konusu yerde davalının faaliyette bulunup bulunmadığına ilişkin zabıta araştırması yapılması, kaçak elektrik kullanma fiilinin kim tarafından işlendiği şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.