Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21001 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18683 - Esas Yıl 2015





Y A R G I T A Y İ L A M IİNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : KİRAZ ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 07/10/2015NUMARASI : 2014/263-2015/142Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesi ile; davalının haksız ve kusurlu davranışı nedeniyle nişanın bozulduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 75.000 TL manevi tazminat ile nişan masrafları olan 15.000 TL maddi tazminat toplamı 90.000,00 TL'nin nişanın bozulma tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ikametgâhının Elazığ olması nedeniyle davanın Elazığ Aile Mahkemesinde açılması gerektiğini savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 118 ve devamı maddelerinde nişana ilişkin hükümlerin düzenlendiği ancak yetkili mahkeme hususunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmeyerek açılan davada genel yetki kurallarının geçerli olduğunun anlaşıldığı, 6100 sayılı HMK'nın 6. maddesinde “genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” düzenlemesine yer verildiği, bu itibarla açılan davada yetkili mahkemenin davalının dava tarihindeki ikametgah mahkemesi olduğunun kabulü gerektiği; davalının, dava açıldığı tarihdeki yerleşim yerinin Elazığ Aile Mahkemesi yetki sınırları içerisinde yer aldığı, davalı tarafça HMK'nın 19. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak süresi içerisinde sunulan ve ilk itirazlarını içerir cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunduğundan bahisle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık; davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle, evlilik olacağı inancı ile yapılan harcamalar karşılığı 15.000 TL maddi ve bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında da 75.000 TL manevi tazminat istemlerine ilişkindir.4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.Bu noktada, haksız eylem niteliğindeki kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri ile ilgili düzenlemeyi içeren ve kamu düzenine ilişkin olmayan özel yetki kuralı niteliğinde bulunan 6100 sayılı HMK' nun 16. maddesinde; haksız fiilden kaynaklanan davaların, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği öngörülmüştür. Diğer bir anlatımla; açıklanan kanun maddesi ile kişilik hakları saldırıya uğrayan kimseye, yetki konusunda geniş bir seçimlik hakkının tanındığı her türlü duraksamadan uzaktır.Somut olaya gelince; kişilik haklarına saldırı iddiasıyla manevi tazminat talebinde bulunan davacı, haksız eylemin işlendiği ve aynı zamanda yerleşim yeri olan Kiraz mahkemesi ile davalının yerleşim yeri olan Elazığ mahkemelerinden birini seçmek ve o mahkemede dava açmak hakkına haiz olup, yetki konusunda seçimlik haklarını kendi yerleşim yeri mahkemesinde kullanmıştır. Hal böyle olunca, yerel mahkemece; davanın esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yetki yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.