Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20904 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1583 - Esas Yıl 2015





Y A R G I T A Y İ L A M IİNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : BEYKOZ AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 14/02/2014NUMARASI : 2013/301-2014/117Taraflar arasındaki ziynet eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 07.07.2002 tarihinde evlendiklerini, müşterek 3 çocuklarının olduğunu, davacının davalı koca tarafından defalarca darp edildiğini, evde ve dışarıda kalabalık ortamlarda onur kırıcı ağır hakaretlere maruz kaldığını, davalı kocanın, davacının şahsi ziynet eşyalarını, altınlarını, parasını elinden aldığını ve iade etmediğini, bunlarla kamyonet aldığını, akrabasının üzerine tescil ettirdiğini, tümü davacıya ait 26 adet 22 ayar 16 gr. bilezik, 46 adet çeyrek altın, 1 adet 20 gr 22 ayar bileklik, 20 gr 14 ayar set takımı, 1.500 TL nakit paranın davacıdan alındığını ve iade edilmediğini ileri sürerek davalı tarafından evvelce ikame edilmiş boşanma davası ile işbu davanın birleştirilmesine; karşı tarafın kusuruyla temelinden sarsılmış ve çekilmez hale gelmiş evliliğin sonlandırılmasına, tarafların boşanmalarına, davalının 60.000 TL manevi tazminata mahkum edilmesine, davacıya ait ziynet eşyalarının, olmazsa bedellerinin ve yine davacıya ait 1.500 TL paranın iadesine, evlilik mallarının, bu kapsamda gerçekte evlilik mallarına dahil olduğu halde davalının akrabası üzerine tescil ettirilmiş aracın da paylaştırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece; boşanma davası ve fer'ileri ile ilgili davanın ve dava dilekçesinde yer alan manevi tazminata ilişkin talebin bu dosyadan tefriki ile yeni bir esasa kaydına; evlilik mallarının paylaştırılması talebine ilişkin davanın bu dosyadan tefriki ile yeni bir esasa kaydına; ziynet eşyalarının iadesi, iadesi olmadığı takdirde bedelleri ve nakit 1.500-TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ilişkin davanın 03/02/2014 tarihli 2. ön inceleme celsesinde verilen 2 nolu ara kararda yer alan kesin süreye rağmen harca esas değerleri üzerinden gerekli harcın yasal sürede yatırılmamış olması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanın 03/02/2014 tarihli celsesinde, 2 nolu ara karar ile "Davacı tarafça davanın açılması sırasında davaya konu edilen 60.000 TL manevi tazminat ve ziynet eşyalarının bedelleri ve yine nakit 1500 TL ye talep ve evlilik mallarına dahil olduğu iddia edilen araç değeri, davacının ve çocuklarının ihtiyacı olan iadesi istenilen eşyaların bedel ve niteliklerinin neler olduğuna ilişkin (ziynet eşyalarının dava dilekçesinde sayılan nitelik ve sayıları itibariyle değerleri; davacının ortak konuta getirdiği belirtilen eşyaların nitelik ve değerleri, evlilik mallarına dahil olduğu bildirilen kamyonetin değeri) açıklamalı ve ayrıntılı dilekçe ibraz etmesi ve dilekçede belirtilen taleplere ilişkin ödenmesi gereken harca dair harca esas değerin bir bütün olarak belirtilerek harcın yatırılması hususunda Harçlar Kanununun 32.maddesi ile HMK.'nun 120.maddesi gereğince, 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde belirlenen işlemlerin yerine getirilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin davacı tarafa ihtarına karar verilmiş, hazır olan davacı vekiline ihtarat yapılmış, davacı vekili 14.02.2014 havale tarihli dilekçesi ile talep ettikleri miktarları ve talep ettikleri miktara ilişkin harçları bildirmiştir.Boşanma davası ile birlikte istenen manevi tazminat, boşanmanın eki niteliğinde olup, ayrıca harca tabi değildir. Davacı vekili dava açarken 20.000 TL üzerinden harç yatırmış, 14.02.2014 tarihli dilekçesinde taleplerinin miktarlarını gösteren ayrıntılı dilekçe sunmuş, eksik kalan 58 TL harcı da yatırdıklarını bildirmiştir.Bu durumda, mahkemece; harcı yatırılan miktar üzerinden davanın devamına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de; 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 15. maddesine göre yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır. Aynı Yasa'nın 28/1. maddesinin a bendinde karar ve ilâm harcının dörtte birinin peşin geri kalanın kararın verilmesinden itibaren iki ay içinde ödeneceği hükmü yer almakta olup yine aynı Kanunu'nun 32. maddesinde yargı harçları ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı emredici hükmü konulmuştur.Dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu'nun 30 ve 33.maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya takip eden celseye kadar eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise HMK'nu n 150. (HUMK.'nun 409.) maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına, HMK'nun 150/5. maddesi gereğince üç ay içinde yenilenmeyen davanın ise açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Mahkemece; harcın yatırılmaması halinde 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30. madde yollaması ile 6100 Sayılı HMK nın 150. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılması yerine, HMK 120/2'ye göre açılmamış sayılmasına karar verilmesi de kabule göre doğru görülmemişSONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.