Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20766 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1297 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : YENİŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/07/2013NUMARASI : 2006/344-2013/314Taraflar arasındaki ziynet ve diğer eşya alacağı ile manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ile davalının 07/06/2004 tarihinde evlendiklerini ve evlilikleri boyunca davacının davalıdan sürekli şiddet gördüğünü, 2005 yılı Ocak ayında yaşanan darp olayı sonucu müvekkilinin ailesinin yanına döndüğünü, ancak davalının davacıyı zorla ailesinin yanından alarak önce İznik'te bir eve götürdüğünü, burada davacıya zorla anlaşmalı boşanma protokolünü imzalatıp boşanmayı sağladığını, buna rağmen müvekkili davacıyı tekrar müşterek konuta getirerek yaklaşık bir yıl daha burada alıkoyduğunu ve karıkoca hayatı yaşamaya zorladığını, sonunda müvekkilinin ailesinin bu durumu öğrenmesi ile müvekkilinin davalıdan kurtulduğunu ve yaşadığı olaylar nedeni ile suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, müvekkiline ait kişisel eşyalar ile ziynet eşyalarının aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde ise 5.250 TL kişisel eşya bedeli ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000 TL ziynet eşyası bedelinin ve yine 40.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 5250 TL kişisel eşya bedeli ile 1000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, ziynet eşyası isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dava; ziynet ve diğer kişisel eşyaların aynen, ya da bedellerinin iadesi ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Kişisel malların iadesi, Türk Medeni Kanununun 2.kitabında yer almakta olan 226.maddesinde düzenlenmiş olup, davanın bu madde hükümlerine göre çözümlenmesi icap eder. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür.Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlık, ziynet eşyası ile davacı tarafa ait ev eşyası niyeliğindeki diğer kişisel eşyaların iadesi istemine ilişkin olup, buna göre uyuşmazlığın ''Aile Hukukuna" ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davanın konusu, Aile Hukukundan kaynaklandığına göre, açılan bu davanın 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir.Mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir. Bu nedenle o yerde ayrı bir aile mahkemesi varsa çekişmenin aile mahkemesinde görülmesi, aksi halde davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gözetilmeden anılan kanun hükmüne aykırı şekilde genel mahkeme tarafından hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.