Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20421 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16585 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİTaraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili ......... aleyhine ..... Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı 2008/....... E. sayılı davada ve ......... aleyhine ......... Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı 2008/....... E. sayılı davada; .........'nın Müvekkil şirkette çalışır iken davalı şirketin yüksek gerilim hattından dolayı 23.08.2005 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası neticesinde vefat ettiğini bu olay üzerine ..........'nın mirasçılarının .......... İş Mahkemesinde müvekkili aleyhine açtıkları maddi ve manevi tazminat taleplerinin yapılan yargılaması sonucunda kabul edildiğini ve anılan mahkeme tarafından verilen kararın Yargıtay İlamı ile onanmış olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacılara toplam 333.731,46 TL ödeme yapıldığını, olayda müvekkili şirket ile birlikte davalı şirketin de kusurlu bulunduğundan müvekkilleri şirketçe ödenen meblağın kusur oranında davalı şirketten tahsili gerektiğini, müvekkili şirket tarafından ........ İcra Müdürlüğü dosyasında yapılan toplam 12.672,60TL masraf yapıldığını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla 173.202,03 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacının ....... aleyhine açtığı .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/659 Esas sayılı dosyası, ........... aleyhine ...........Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/......... Esas sayılı dosyasında açılan dava ile birleştirilmiş, birleştirilen dosyada asıl dava davalısı .......... yönünden davanın husumetten reddine, birleşen dava davalısı .......... yönünden mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine ...... Hukuk Dairesinin 15.12.2009 tarih ve .............. K. sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, karar 17.02.2010 tarihinde kesinleşmiştir.Davalı ............. aleyhine açılan ve mahkemece yetkisizlik verilerek kesinleşen davada, davacı vekili tarafından süresinde verilen dilekçe ile dava dosyası mahkemece ......... Esasına kaydedilmiş ve yapılan yargılama sonucu mahkemece; davalı .......'ın olaydaki sorumluluğu açısından 24.07.2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin daha evvel yapılan yargılamada ileri sürülmemiş ve mahkemece de değerlendirilmemiş olduğu, rücuya konu olan iş kazasının 23.08.2005 tarihinde gerçekleşmiş olduğu, dava dışı ......... ile davalı ........... arasında 24.07.2006 tarihinde İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin 7.6 maddesine göre, imza tarihinden önce dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluğun; bu dönemde yürütülmüş olan faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin, takip ve davalardan doğacak mali yükümlülüklerin ......'a ait olduğunun öngörüldüğü, rücuya konu olan iş kazasının bu sözleşme tarihinden önce gerçekleştiği ve dolayısıyla sözleşmenin 7.6 maddesi gözönüne alındığında, davalı ......'ın hukuki sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Bir davanın konusunu oluşturan uyuşmazlığın daha önce kesin bir hükümle çözümlenmiş olması durumunda bu husus mahkemece yeniden inceleme konusu yapılamaz.Somut olayda, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; davacının daha evvel bu dava ile dava konusu aynı olan bir dava açtığı ve mahkemece davalı TEDAŞ yönünden husumetten red kararı verildiği ve hükmün .... Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.Buna göre mahkemece; yukarıda belirtilen kesin hükme aykırı olarak ve davalı ile Tedaş arasındaki sözleşmenin davacıyı bağlamayacağı gözetilmeden somut olayda davalı ........'ın sorumlu olmadığı, sorumluluğun ........'a ait olduğu yönünde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.O halde, mahkemece; davanın esasına girilerek yapılacak yargılama sonucunda varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yukarıdaki gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.