MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ... 2.Aile Mahkemesinin 2009/824E.- 2010/61 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetinin davacıya verildiğini, müvekkili için aylık 175,00 TL yoksulluk nafakasına ve müşterek çocuklar için aylık 125,00'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen süre zarfında çocukların ihtiyaçları ve masraflarının arttığını, takdir edilen nafakanın yetersiz kaldığını ileri sürerek, davacı için hükmedilen 175,00 TL yoksulluk nafakasının 300,00 TL'ye daha arttırılarak, müşterek çocuklar için hükmedilen 125,00'şer TL iştirak nafakasının 300,00'er TL 'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının boşandıktan sonra başka bir şahısla evlendiğini, kitap satarak geçimini sağladığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için hükmedilen 175,00 TL yoksulluk nafakasının 250,00 TL 'ye, her bir çocuk için 125,00 TL olan iştirak nafakasının 250,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak; TMK'nın 176/3.maddesinde; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkacağı, alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılacağı hükme bağlanmıştır.Somut olayda, taraflar 08.02.2012 kesinleşme tarihli ilam ile boşanmışlar, davacı 10.06.2013 tarihinde başka bir şahıs ile evlenmiş, 16.12.2014 tarihinde bu kişiden de boşanmıştır. TMK.’nun 176. madde hükmü gözetildiğinde yoksulluk nafakası davacının evlenme tarihi olan 10.06.2013 tarihi itibariyle kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Mahkemece; yukarıda açıklanan esaslar gözetilerek yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, anılan ilkeler gözardı edilerek yoksulluk nafakasının artırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.