MAHKEMESİ : YEŞİLOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 02/06/2014NUMARASI : 2012/51-2014/90Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı ve vekili gelmedi. Karşı taraf davacı vekili Av. Ü. A. geldi. Gelen davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili davacı ile davalının boşandıklarını, düğünde müvekkiline takılan ziynetlerin, davalı tarafından, elinden alındığını, bir daha da iade edilmediğini iddia ederek; bu ziynetlerin aynen, olmadığı takdirde bedelleri olan 28.428 TL'nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davacının iddialarının asılsız olduğunu savunup; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dava konusu uyuşmazlık, düğün sırasında davacı kadına takılan ve davalı koca tarafından evlilik birliği içinde davacının elinden alındığı iddia olunan ziynet eşyalarının, iadesinin gerekip gerekmediği hususundadır.Dosyanın incelenmesinden, davaya Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bakıldığı ve sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece, yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından (üçüncü kısım hariç olmak üzere) (TMK.nun m.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır. Bu durumda, Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir. (H.G.K. 16/11/2005 tarih ve 2/673-617 sayılı kararı)Bu açıklamalar karşısında, davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.