MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 06/03/2014NUMARASI : 2012/242-2014/75Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ve davalı R.. Ç.. tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar vekili dava dilekçesinde; Miras bırakan Şükrü 12/09/1998 tarihinde vefat ettiğini, geriye Cemile, Raziye, Nazım, Kazım, Aziz isimlerinde çocukları kaldığını, Şükrü , Üsküdar 4. Noterliğinde hazırlanan 27.07.1993 tarih ve 50200 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Vasiyetname ile İstanbul Ü., Ç., Yol sokağında kain 150 pafta, 1159 ada 40 parsel sayılı taşınmaz ve üzerinde bulunan bir zemin iki normal kattan ibaret, zaten kendi imkanları ile yapmış oldukları binanın tamamını eşit hisselerde çocukları K.. Ç.., N.. Ç.. ve A.. Ç..'a bıraktığını, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin Üsküdar 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/1033 E. 2001/836 K. Sayılı dosyasının 24/04/2012 tarihli kararı ile kesinleştiğini ileri sürerek, sözkonusu vasiyetnamenin tenfizini talep ve dava etmiştir. Davalı R.. Ç.. cevap dilekçesinde; babası Şükrü Çakal'a ait tüm taşınır ve taşınmazlarda saklı payının gözönünde bulundurulmasını, Üsküdar 4. Noterliğinde hazırlanan 27/07/1993 tarih ve 50200 yevmiye nolu vasiyetnameyi kabul etmediğini, açtığı vasiyetnamenin iptaline ilişkin davayı imkansızlıklarından dolayı takip edemediğini ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; Muris Şükrü Üsküdar 4. Noterliği'nin 27/07/1993 tarih ve 50200 sayılı düzenleme şeklinde vasiyetname ile bahsi geçen taşınmazı davacı çocuklarına bırakmış olduğu, açılan vasiyetnamenin itiraz edilmeden kesinleşmiş olduğu, tenfizinin istenilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine, İstanbul ili, Ü. ilçesi, Ç.mah. 150 pafta, 1159 ada 40 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1 payının Kızı Çemile 1 payının kızı Raziye , 1 payının oğlu K.. Ç..'a, 1 payının N.. Ç..'a, 1 payının oğlu A.. Ç.. adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı Raziye tarafından temyiz edilmiştir. Davalı Raziye'nin temyizi yönünden; Dosyanın incelenmesinden, davalı, 26.08.2014 tarihli dilekçesi ile kararı temyiz etmiş ancak gerekli temyiz harcını yatırmamıştır.Dairemizce, harç ikmali için dosya mahalline geri çevrilmiş, davalıya yapılan tebligata rağmen, temyiz harcını yatırmadığı ve böylelikle de temyiz talebinden vazgeçmiş sayılacağı kabul edilmekle, davalı Raziye'nin temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.Davacılar vekili temyizi yönünden ise;Miras bırakan, ölüme bağlı tasarrufla bir kimseye onu mirasçı atamaksızın belirli bir mal bırakma yoluyla kazandırmada bulunmuş ise vasiyet alacaklısı, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı kişisel bir istem hakkına sahip olur .Tenfizi istenilen Şükrü ait Üsküdar 4. Noterliği'nin 27/07/1993 tarih ve 50200 sayılı düzenleme şeklinde Vasiyetnamesi incelendiğinde; İstanbul, Ü., Ç., yol sokağında kain 150 pafta, 1159 ada 40 parsel sayılı taşınmaz ve üzerinde bulunan bir zemin, iki normal kattan ibaret binanın tamamını eşit hisselerle çocukları Kazım, Nazım ve Aziz'e bıraktığını vasiyet ettiği görülmüştür. Mahkemece; davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesine rağmen, söz konusu taşınmazın vasiyetname gereği davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken vasiyetnamede ismi geçmeyen davalılar adına da tapuya tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca, vasiyetnamenin tenfizi davasında davanın kabulüne karar verilebilmesi için vasiyetname konusunun terekeye dahil olduğunun belirlenmesi gerekir. Vasiyetnameye konu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde; Ü. İlçesi, Ç.Mahallesi, Yol Mevkiinde kain 1159 ada, 40 parsel sayılı 58.204,00 m2 yüzölçümlü tarla nitelikli taşınmazda, vasiyet eden (miras bırakan) Ali oğlu Şükrü 1680/232816 (420,00m2) hissesinin olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece Şükrü Çakal'a ait hissenin tapu kaydının iptaline karar verilmesi gerekirken, mahkemece söz konusu taşınmazın başkalarına ait kısmının da tapusunun iptali gerekçesi anlaşılamamış ve doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.