MAHKEMESİ : BURHANİYE 1. ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 14/04/2015NUMARASI : 2014/280-2015/145Taraflar arasındaki iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavada, aylık 100 TL olan iştirak nafakasının, aylık 600 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece, aylık 200 TL nafakaya karar verilmiş, verilen bu karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.Somut olayda, davacı annenin ev hanımı olduğu ,yeniden evlendiği,geçimini eşinin sağladığı, davalı babanın ise emlakçı olup, aylık 2000 TL gelirinin bulunduğu, yeniden evlendiği ve bir çocuğunun daha olduğu, müşterek çocuğun ise 1998 doğumlu olduğu anlaşılmıştır.Tarafların gerçekleşen sosyol-ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaç düzeyine göre, yerel mahkemece takdir edilen iştirak nafakası miktarı az bulunmuş, bu husus hakkaniyet ilkesine aykırı görülmüş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir.O halde mahkemece yapılacak iş; çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, nafaka yükümlüsü babanın ekonomik durumu gözetilerek ve TMK'nın 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha yüksek miktarda nafakaya hükmetmek olmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.