Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18455 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21296 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : EZİNE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/06/2014NUMARASI : 2013/244-2014/98Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalı elektrik şirketi tarafından, müvekkili olan davacı hakkında toplam 6.486,15 TL tutarında kaçak tahakkuku yapıldığını, davacının bu bedeli ödemediği için konutunun elektriğinin kesildiğini, davacının davalı kurumun belirlediği ceza miktarını fahiş bulduğu için Ezine Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/21 D.iş Esas sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını, bu tespit neticesinin davacıya kaçak kullanım nedeniyle verilebilecek toplam ceza miktarının (kaçak kullanım ve ek tahakkuk dahil olarak) 595,33 TL olarak belirlendiğini, davacının da UEDAŞ'a 595,33 TL tutarındaki meblağı ihtirazi kayıtla ödediğini, (Ziraat Bankası Çanakkale Şubesinin 22/09/2010 tarihli dekontu.), müvekkilinin kaçak ya da usulsüz elektrik kullanımı olmadığını, kaçak elektrik enerjisi kullanmadığı için davacının davalı kuruma hiçbir borcu olmadığının tespitine, mahkeme aksi kanaate vardığı takdirde davacının bilirkişinin tespit ettiği 595,33 TL dışında davalı kuruma borcu olmadığının tespitine, Ezine Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/21 D.iş sayılı tespit dosyasında davacı tarafından yapılan 343,65 TL masrafın tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının yapılan kontrolde kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, borcun usul ve yasaya uygun olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile usulsüz elektrik tespit tutanağı uyarınca 5.253.77 TL borçlu bulunduğu, başka bir borcunun bulunmadığının tesbitine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahkemece; 17.02.2014 tarihli üçlü bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiş ise de, 17.02.2014 günlü bilirkişi raporunda davacının borçlu olduğu miktar 779,29 TL olarak belirtilmesine rağmen davalı kurum tarafından tanzim kılınan kaçak tahakkuk tutanağında belirtilen toplam 5.849,10 TL'den ödenen 595,33 TL çıkarılmak suretiyle bulunan miktara(5.253,77 TL'den borçlu bulunduğuna) hükmedilmiş, bu suretle gerekçeyle hüküm fıkrası arasında bir çelişki oluşmuştur. Bu haliyle, kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası çelişmektedir. Bu durum Anayasamızın 141.maddesi ile HUMK 388 (HMK 297) maddesine aykırılık teşkil etmektedir.Bu itibarla, hüküm gerekçesi ile hüküm kısmının çelişkili olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir.Bozma nedenine göre, sair temyiz itirazları bu aşamada incelenmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.