Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18113 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22254 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 4. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 10/07/2014NUMARASI : 2013/929-2014/1080Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dava dilekçesinde; ziynet eşyalarının aynen, olmadığında 24.065 TL bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında, takıların bir kısmının davacı tarafından harcandığını, bir kısmını da davacının götürdüğünü beyan etmiştir.Mahkemece; 02.02.2012 tarihli ilk kararında davanın kısmen kabulü ile 9 burma bilezik, 26 çeyrek, 2 yarım, 5 cumhuriyet, bileklik, set, künye, saat ve kolyenin aynen, olmadığında 16.965 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. 6. Hukuk Dairesi'nin 20.03.2013 tarihli ilamı ile “Altınların davalıda kaldığının ispat yükünün davacıda olduğu, davacının yemin deliline dayanması nedeniyle davacının davalıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, kabule göre de 5 teklik yerine 5 cumhuriyetin iadesine karar verilmesinin yanlış olduğu “ belirtilerek bozma kararı verilmiştir.Bozma ilamından sonra, davacı tarafından davalıya yemin teklif edilmesi üzerine davalının yeminde, 4 adet bileziğin davacının kendi kardeşine borç verdiğini, bunun dışındakilerin evlilik sırasında davacının rızası ile bozdurulup harcandığını beyan etmiştir.Mahkemece; 10.07.2014 tarihli ikinci kararında, davanın kısmen kabulü ile 5 burma bilezik, 1 bilezik, set, 1 gremise, 3 adet bileklik, kolye, 5 teklik, 2 yarım, 26 çeyrek ve saatin aynen iadesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.Davada, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığında bedeli talep edilmektedir.6.Hukuk Dairesi'nin bozma kararı üzerine davalının yeminini eda etmesi sonucu 4 adet burma bileziğin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak, TBK'nun 114. (BK'nun 98.) maddesi gereğince, “Borçlunun borca aykırı davranması” sonucunda, alacaklıya borcun “aynen ifasını” isteme hakkı getirmektedir. Aynen ifanın mümkün olmadığı hallerde alacaklı borç konusu yerine tazminat talebinde bulunabilir.Bu durumda, davacının dava dilekçesinde davalının borca aykırı davranması sonucunda ziynet eşyalarının aynen ifası, olmadığında bedelinin davalıdan tahsilini talep etmesi nedeniyle, mahkemece birinci kararında, ziynet eşyalarının aynen ifasına, olmadığında bedelinin tahsiline karar verilmesine ve hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesine rağmen davalının kazanılmış (müktesep) haklarının ihlali niteliğinde olacak şekilde, ikinci kararda sadece “aynen iadesine” karar verilmesi doğru görülmemiştir.Ayrıca, ilk kararda yer almayan 12 gramlık bilezik ile ilk kararda hüküm fıkrasında yazılı bulunan tek bileklik 550 TL yerine bozma kararından sonra 2 adet bileklik 1.500 TL olarak karar verilmesi ve yine 1.350 TL altın set bedelinin 1.500 TL'ye, 1.455 TL çeyrekli bilekliğin 1.500 TL olarak artırılarak davalı aleyhine hüküm kurulması da bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.