Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17831 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 222 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : SİNOP 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2014NUMARASI : 2013/69-2014/86Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesinde; davalının 790 abone nolu ile ticarethane abonesi olduğunu, kaçak olarak elektrik kullandığı tespit edilerek davalı hakkında 03/06/2009 tarih T/0604 numaralı kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiğini, ödenmeyen kaçak elektrik bedelinin tahsili için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, cevap dilekçesinde; kaçak elektrik kullanmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile takibin devamına karar verilmiştir.Hükmü, davalı temyiz etmiştir.HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.Somut olaya gelince; davacı görevlileri tarafından düzenlenen 03/06/2009 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında, davalının sayacın diskinin dönmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Bu tutanağa istinaden kaçak elektrik tahakkuku yapılmıştır. Mahkemece yargılama sırasında bilgisine başvurulan hukukçu bilirkişinin raporu doğrultusunda karar verilmiştir. Rapor düzenleyen bilirkişinin elektrik tüketim bedeli hesabı konusunda uzman olmadığı bu nedenle bilirkişi olarak dinlenemeyeceği kuşkusuzdur. Uzman bilirkişi tarafından, davalının ödemesi gereken kaçak elektrik bedelinin denetime elverişli bir şekilde hesaplanması gerekir.Hal böyle olunca, mahkemece dava dosyasının elektrik tüketim hesabı konusunda uzman olan mühendis bir bilirkişiye verilerek rapor düzenlettirilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.