Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17124 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20049 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 1. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 31/10/2013NUMARASI : 2013/552-2013/983Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı dilekçesinde; tarafların onsekiz yıl önce gayriresmi bir şekilde evlendiklerini, bu evlilikten M..n, H.., N.. K.. adında üç müşterek çocuklarının olduğunu, davalının müşterek haneyi onüç yıl önce terk edip, başka bir kadınla birlikte yaşamaya başladığını, müvekkilin çocuklarla tek başına ilgilendiğini, ihtiyaçlarını müvekkilin karşıladığını, müvekkilin ekonomik durumunun iyi olmadığını, çocukların ihtiyaçlarını karşılayamadığını, davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenlerle müvekkil için aylık 750 TL, her bir müşterek çocuk için aylık 500 TL olmak üzere toplam 2250 TL nafaka bağlanmasını talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir .Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüyle; “TMK 175 maddesi gereğince, davacı kadın yararına aylık 300 TL nafaka takdirine, bu nafakanın davanın açıldığı tarih olan 26/04/2013 tarihinden başlamak üzere hüküm kesinleşmesine kadar tedbir, hükmün kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası olarak her ay davalı kocadan alınarak davacı kadına ödenmesine fazla istemin reddine,” her bir müşterek çocuk yönünden 150'şer TL nafaka takdirine hükmolunmuş; sözkonusu hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir . Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, TMK 175 ve devamı maddelerinde; yasal ifade bulan yoksulluk nafakası ve TMK 197 ve devamı maddesinde öngörülen tedbir nafakası resmi nikahlı eş yönünden kabul edilen müesseseler olup, davacının davalının gayri resmi nikahlı eşi olduğu anlaşılmakla; davacı gayri resmi eş yönünden nafaka talebinin tümden reddi gerekirken hükmün gerekçe kısmında taraflar arasında resmi bir nikah akti olmamasına rağmen, davacının davalının resmi eşi olduğundan sözedilerek, davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.