....Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vek.Av...... geldi. Aleyhine temyiz olunan davacı vek.Av.... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili Mahkemeye verdiği dilekçesinde; tarafların 2000 tarihinde evlenip 2001 tarihinde boşandıklarını, fiilen 2008 yılı Mayıs ayına kadar birlikteliklerinin devam ettiğini, bu süreçte davalının....kredi ile bir daire satın aldığını, ekonomik sıkıntıya düşmesi karşısında 14.000,00 TL banka kredi borcunu ödediği,..... bu eve alınan tüm eşyalara 42.583,00 TL davacı tarafından ödendiği, ancak birlikteliğin devam etmediği, davalının yeni bir eve taşındığını, kredi ve eşya paralarını ödeyeceğini bildirmesine rağmen ödemediği toplam 56.583,00 TL' nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmi??tir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak isteminden ibarettir.Davacının, davalıya ait kredi borcu ödemesinin 10.480,00 TL olduğu bilirkişi raporu ile saptanmıştır. Davalı ise, savunmasında bu krediye ilişkin davacı ödemelerini kabul etmiş ancak iade ettiğini belirtmiştir Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve davalı tarafın savunması karşısında kredi ödemelerini iade ettiğini ispat edemediğinden sair temyiz itirazları yerinde değildir.....Davacı, dava konusu eşyaların davalıda bulunduğunu iddia etmektedir. Dosya içerisindeki toplanan kanıtlardan, tarafların iddia ve savunmaları ile tanık anlatımlarından; davacının evli olmamasına rağmen davalı ile birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacının birlikte yaşamak amacı için dava konusu eşyaları davalıya verdiği-harcamaları yaptığı kabul edilmelidir. Borçlar Kanununun 65. maddesinde, haksız veya ahlaka aykırı bir amaç için verilen şeylerin istirdat edilemeyeceği belirtilmiştir. Şu durum karşısında davanın eşya ve harcamalar yönünden reddedilmesi gerekirken, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen her iki taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990'ar TL vekalet ücretinin yek diğerinden alınıp yek diğerine verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.