Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17000 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15049 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; borçlunun elektrik abonesi olduğunu, abonenin elektrik borçlarından fiili kullanıcılarla birlikte sorumlu olduğunu, kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini, tahakkuk eden bedelin ödenmediğini, başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, kaçak kullanım süresinin 22/06/2004-09/07/2004 olduğu, abonelik tarihinin 09/07/2004 olduğu, tadilat döneminde elektrik ihtiyacının başka abonelerin yardımı ile giderildiğini, kaçak elektrik kullanılmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; kaçak kullanımın davalı tarafından yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı şirket tarafından 10/05/2004 tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ile yerin kiralandığı, davalı şirket ile davacı arasındaki abonelik sözleşmesinin 09/07/2004 tarihinde yapıldığı, mühürleme tutanağının ve elektrik sayaç değiştirme tutanağının 09/07/2004 tarihinde tutulduğu, 05/08/2004 tarihli sayaç ayar raporunda sayacın eksik kaydettiğinin belirtildiği, 11/08/2004 tarihli kaçak elektrik tutanağında kaçak kullanım döneminin 22/06/2004-09/07/2004 olduğunun belirtildiği, davalının elektrik abonesi olmadan önce kaçak kullanıma konu olan sayacın bulunduğu yeri kiraladığı, kiraladığı bu yerde onarımlar yaptırdığı, daha sonra da abonelik sözleşmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemece; hükme dayanak alınan ve elektrik mühendisi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, kaçak kullanımın 12/06/2003-09/07/2004 tarihleri arasında yapıldığı, davalının ise 10/05/2004-09/07/2004 tarihleri arasında işyerinde bulunduğu, bu dönemde de işyerinin tadilat nedeni ile faaliyette bulunmadığı, davalının kaçak tüketimden sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir....Yargılama sırasında dava konusu tutanağın tutulduğu işyerinin bulunduğu adreste kimin ve hangi tarihten itibaren faaliyette bulunduğu ilgili kurumlardan araştırılmamış, davacı tarafça davalı şirketin abone olmadan önce kaçağa konu sayacın bulunduğu yeri kullandığı ileri sürülmüş, davacı vekili tarafından itiraza uğrayan ve kaçak kullanım tarihlerini kaçak elektrik tutanağından farklı kabul eden bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmiştir. Mahkemece; tutanak düzenlenen tarihte ve tutanakta belirlenen adreste davalının faaliyetin hangi tarihten itibaren başladığı ilgili .... ve diğer kurumlardan sorularak saptanması; tutanağa konu yerin elektrik tüketim ekstreleri incelenerek davalının kaçak kullanım bedelinden sorumlu olup olmadığının belirlenmesi için uzman başka bir bilirkişiden rapor alınarak, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile itiraza uğrayan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.