Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16965 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10788 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE ... (TÜKETİCİ) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin elektrik sayacına daha pahalı olan ticarethane abone grubu üzerinden faturalandırma işlemi yaptığını, yanlış tarife uyguladığını, elektrik tüketim vergilerini yersiz tahakkuk ettirdiğini, davalıya ....257,... TL fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ....257,... TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ....01.2013 havale tarihli ıslah dilekçesinde ....021,01 TL'nin ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, davalı şirkete hisse devri 31.08.2010 günü gerçekleştiği için davanın tarafının ........ olduğunu, davacıya bağlı ......Devlet Hastanesinin müvekkili şirket nezdinde aboneliğinin bulunmadığını, davacı tarafla sözleşme imzalandığını, aboneliğin resmi daire olarak belirlendiğini, dava konusu faturaların bu aboneliğe uygun tarife üzerinden tahakkuk ettirildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; elektrik tüketim vergisi bedel iadesi talebi açısından toplam ....861,01 TL'nin ....257,... TL'sinin dava tarihinden, 603,90 TL'sinin ise ıslah tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, enerji fonu ve ..... payı ile ilgili açılmış bir dava olmadığı, bunun ıslah yoluyla da davaya ithal edilemeyeceği anlaşıldığından bu talebin reddine, yanlış abone grubu uygulandığı için fazladan yapılan ödemelerin iadesine ilişkin talebin ise subüt bulmadığından reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı ....maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı ....maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın ....maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder, şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.Somut uyuşmazlığın incelenmesinde; dosyaya sunulan faturalarda davacının sözleşmedeki ünvanının "Devlet Hastanesi" olarak gösterildiği, bu bağlamda davacının resmi sağlık kuruluşu olduğu, sağlayıcı ile yaptığı sözleşmeler ile kamusal sağlık hizmetini yürüttüğü, davacının 4077 sayılı Yasanın ...-e maddesinde tanımlı "tüketici" olmadığı anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca, yargılamanın genel hükümlere göre Asliye ... Mahkemesi sıfatı ile yapılması gerekirken, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.....2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.