MAHKEMESİ : DENİZLİ 4. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 22/04/2015NUMARASI : 2014/950-2015/267Taraflar arasındaki tedbir nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; davacının açtığı boşanma davasında davacı için 150.00.- TL, ortak çocuk Beyza için 100.00.- TL tedbir nafakasına hükmedildiğini; boşanma davasının temyiz edildiğini, nafakaların yetersiz olduğunu ileri sürerek; tedbir nafakalarının 300.00.'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, cevap dilekçesi ile ; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; tedbir nafakasına ilişkin davanın derdest olduğu, artırım talebinin ayrı bir dava olarak görülemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Taraflar arasında görülen boşanma davasının ispatlanamadığından reddine karar verilmiş,davacı için 150.00.'TL, ortak çocuk Beyza için 100.00.'TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtaya gönderilmiştir.Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilir. Boşanma davasının kesinleşmemiş olması tedbir nafakasının artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir. Nitekim iki davanın açıldığı tarihlerin arasında 2 yıl geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır.O halde, mahkemece; derdestlik koşullarının oluşmadığı, sonradan açılan bu davanın önceki davada hükmedilen tedbir nafakasının artırılması davası olduğu dikkate alınarak; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile küçüğün yaşı, eğitim düzeyi ve ihtiyaçları gözetilerek; davacı ve ortak çocuk için önceki davada hükmedilen tedbir nafakalarının hakkaniyete uygun ( TMK 4. maddesi ) bir miktarda artırılmasına karar verilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.