Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16959 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9168 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : BURSA 5. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 01/04/2015NUMARASI : 2014/1110-2015/314Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili; dava dilekçesi ile; müvekkili davacının 250.00.-TL yoksulluk nafakası ödediğini, davalının çalıştığını, davacının ise rahatsız olduğunu, çalışamadığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece; davanın kabulüne, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 176.maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.Yargıtay HGK.nun, 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi; yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. HGK.nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması," yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 07.10.1998 gün, 1998/2-656 E.,1998/688 K., 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve 01.05.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları).Somut olayda; davalı kadın, boşanma davası sırasında ve dava tarihi itibari ile tarhana, erişte, reçel, salça gibi ürünleri pazarda satarak gelir elde etmektedir. Davacı erkek ise, boşanma davası sırasında ve dava tarihi itibari ile çalışmamaktadır, adına kayıtlı 200.000.00.- TL değerinde taşınmazı bulunmaktadır. Davalının aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görünmediği gibi pazarda yaptığı işin de devamlı ve güvenli olacağı belli değildir.Yoksulluk durumu; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası, ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır.O halde, mahkemece; dava tarihindeki şartlara göre, davalının yoksulluğunun devam etmesi; boşanma davası döneminde ve eldeki davanın açıldığı dönemde tarafların ekonomik ve sosyal şartlarında, gelir durumlarında hiç bir değişiklik olmaması, yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da azaltılması için yasal şartların bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.