MAHKEMESİ : UŞAK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2014NUMARASI : 2010/262-2014/105 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekilleri, dava dilekçesinde özetle; Uşak ili, S.. Mh. Celal Bayar Cd. N:../.. - T... Cd. N:.. adresinde kurulu bulunan.. abonenin, A.. K.. Tekstil San. Tic. A.Ş. adına kayıtlı olduğunu, söz konusu abonenin borcunun ödenmemesi üzerine 14/11/2008 tarihinde Ş.. Ç.. ve Ş.. K.. ile söz konusu birikmiş borca kefil olmayı taahhüt ederek taksitlendirme protokolü yapıldığını, söz konusu borca, hem Ş.. Ç.. hem de Ş.. K..'ın kefil olduklarını, fakat borcu ödemediklerini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından Uşak 2. İcra Müdürlüğünün 2009/3240 Esas sayılı takip dosyasından takibe geçildiğini, kefillerden Ş.. Ç..'ın 22/01/2010 tarihinde kefil olduğu 10.818,00 TL ile fer'ilere ilişkin 665,00 TL parayı icra takibinden sonra yatırdığını, fakat diğer kefil Ş.. K..'ın Uşak 2. İcra Müdürlüğüne 31/05/2010 tarihinde takibe itiraz ederek,takibin durduruldu??unu; Uşak 2. İcra Müdürlüğünün 2009/3240 Esas sayılı icra takip dosyasında davalının kefil olarak 27.637,75 TL'den borçlu olduğunun tespitine, yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, borçlunun en az %40 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, Uşak 2. İcra Müdürlüğünün 2009/3240 Esas sayılı dosyasından davalı hakkında yapılan takibe itirazların kısmen iptali ile, davalının sorumlu olduğu ve davalı yönünden 14.357,81 TL asıl alacak, 249,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.607,40 TL takip borcundan ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek faizinden sorumlu olmak kaydıyla takibin bu miktarlar üzerinden devamına, davacının icra tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava: davacı şirket abonesi A.. K.. Tekstil San. Tic. A.Ş.'nin elektrik borcu nedeniyle, Şirketin ortağı ve yöneticisi davalının, davacıyla elektrik borcunun ödenmesi konusunda yaptığı protokol gereğince, borcun bir kısmının ödenmediği iddiasıyla yapılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece; esas alınan bilirkişi raporuna göre, toplam asıl alacağın 31.023,40 TL olduğu, protokole göre bu borcun 8 taksitte ödeneceği, taksitlerin 6'sının ödendiği, geriye asıl alacak olarak 3.877,87 TL tutarında 2 taksitin kaldığı, bu taksitlerin gecikme faizleriyle birlikte 14.357,81 TL olduğu; ek raporda ise, faturaların ödeme tarihinden takip tarihine kadarki işlemiş faizin 249,59 TL olduğu belirtilmiştir. Buna göre, ödenmeyen her biri 3.877,87 TL'lik 2 taksit tutarının toplam 7.755,74 TL olduğu, bu miktarın gecikme zammıyla birlikte 14.357,81 TL olarak hesaplandığı, anılan tutara ayrıca 249,59 TL işlemiş faiz ilave edilerek 14.607,40 TL'nin bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece de, davalının 14.357,81 TL asıl alacak, 249,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.607,40 TL takip borcundan ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek faizinden sorumlu olduğuna karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, İİK. 67/2.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, mahkemenin borçlunun ödeme emrine karşı yapmış olduğu itirazın haksız olduğuna karar vermesi gerekir. Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi ile takip tarihine göre itiraz olunan alacağın likid (muayyen)-belirli olup olmadığına bakmak gerekir. Likit alacaklarda alacak miktarı belirlidir. Borçlu tarafından alacağın gerçek miktarını belirlemek için bütün unsurlar bilinmekte veya bilinebilecek durumdadır. İİK 67/2.madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231). Somut olayda; protokole göre ödenmeyen 7.755,74 TL taksit tutarının likit ve belirli olduğu gözetilerek icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Ayrıca, hükümde, “takibe itirazların kısmen iptali ile, davalının sorumlu olduğu ve davalı yönünden 14.357,81 TL asıl alacak, 249,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.607,40 TL takip borcundan ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek faizinden sorumlu olmak kaydıyla takibin bu miktarlar üzerinden devamına” denmek suretiyle, faizin niteliği belirtilmeyerek, infazda tereddüte neden olabilecek şekilde hüküm kurulması; taraflara yüklenen hak ve borçların açık ve tereddüte yer vermeyecek şekilde belirtilmesi kuralına aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.