Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16778 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20130 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL 19.SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/03/2012NUMARASI : 2010/288-2012/158Taraflar arasındaki itirazın iptali (abonelik) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalının ilgili adreste kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, davalı hakkında ödenmeyen kaçak elektrik faturaları ile bu tutara ait gecikme zammı ve gecikme zammına ait KDV ile birlikte Fatih 2.İcra Müdürlüğü'nün 2009/7461 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu, davalının Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği, kontrol bülteni, kaçak tarifesi, tutanaklar uyarınca ödemesi gereken kaçak elektrik bedelinin 3.483,82 TL, faturaların süresinde ödenmemesi nedeniyle tahakkuk eden gecikme zammının 137,30 TL, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 24.maddesi uyarınca gecikme zammı Katma Değer Vergisi matrahına dahil olduğundan icra takibine esas gecikme zammı için tahakkuk eden KDV'nin 24,67 TL olduğunu belirterek, davalının toplam 3.645,79 TL alacağa yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul 37 (eski Fatih 2) İcra Müdürlüğü'nün 2009/7461 E.sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, 302,35 TL asıl alacak, 20,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 323,02 TL için takibin devamına ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Somut olayda, davalının alt kapağı mühürsüz, idareye kaydı olmayan sayacın tansiyon mandalını düşürerek kuruma kaydı olmayan sayaçtan geçirerek elektrik kullandığının tespiti üzerine 27.01.2009 tarihli kaçak tespit tutanağının düzenlendiği ve bu tutanağa istinaden davalı aleyhine toplam 3.483,82 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirildiği, bu bedelin tahsili amacıyla İstanbul 37 (eski Fatih 2) İcra Müdürlüğü'nün 2009/7461 E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, 3.483,82 TL asıl alacak, 137,30 TL gecikme cezası, 24,67 TL KDV olmak üzere toplam 3.645,79 TL'nin talep edildiği, davalı borçlu tarafından 29.05.2009 tarihinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.Yargılama sırasında düzenlenen ve hükme esas alınan Elektrik Mühendisi Bilirkişi tarafından düzenlenen 20.12.2011 tarihli bilirkişi raporu ile, davalının kullandığı usulsüz elektrik bedelinin 302,35 TL asıl alacak, 20,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 323,02 TL olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/1.maddesine göre, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi kaçak elektrik kullanımı sayılır. EPDK'nun 29.12.2005 tarih ve 622 sayılı Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı kararının tahakkuk başlıklı kısmında "Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketicinin, (C) bendindeki usul ve esaslar gözönünde bulundurularak; (B)-(1)-(a) bendinin 1.paragrafı, (B)-(1)-(b) bendi ve (B)-(2) bendi çerçevesinde hesaplanan tüketimi, dahil olduğu abone grubuna kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tarihte uygulanmakta olan tek terimli aktif enerji bedelinin 1,5 (bir buçuk) katı ile çarpılarak kaçak tahakkuk bedeli hesaplanır ve bu bedel fatura edilir. (Güç ve reaktif enerji bedeli alınmaz)" hükmü yer almaktadır. Hal böyle olunca, davalının idareye kaydı olmayan kendisinin taktığı sayaçtan elektrik kullanması eyleminin yönetmelik kapsamında kaçak elektrik kullanımı olarak değerlendirilip, kaçak kullanım tarihinde yürürlükte bulunan tarife ve EPDK'nun 29.12.2005 tarih ve 622 sayılı Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı kararının tahakkuk başlıklı kısmında yer alan düzenleme uyarınca kaçak kullanım miktarının ve bedelinin tespiti amacıyla, alanında uzman bilirkişiden taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, anılan yön gözetilmeden davanın kısmen kabulüne yönelik hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.