MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 19/12/2013NUMARASI : 2012/356-2013/447Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile elektrik enerjisi satışına ilişkin ticarethane sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca davalıya 50.01733 nolu abonelik üzerinden elektrik enerjisi satıldığını, tahakkuk ettirilen fatura tutarlarının davalı tarafından ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Adana 8.İcra Müdürlüğünün 2011/7236 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile takibin 3.235,72 TL üzerinden devamına karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.Somut olayda; davacı kurum tarafından Haziran 2003 dönemi enerji faturası bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan takipte 767,43 TL asıl alacak, 2.109,19 TL gecikme zammı ve 379,65 TL KDV olmak üzere toplam 3.256,26 TL alacağın tahsili talep edilmiştir. Davalının itirazı üzerine takip durmuştur. Davacı tarafından takibe konu faturanın A.. T.. isimli şahsa tebliğ edildiği açıklanmış; davalı ise, bu kişinin kendi çalışanı olmadığını savunmuş, ancak bu hususta mahkemece araştırma yapılmamıştır. Mahkemece elektrik bedelinin hesaplanması için bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, elektrik bedeli ayrıca hesaplanmadan davacı kurum tahakkukları esas alınarak, sadece gecikme zammı hesabı yapılmakla yetinilmiştir.Mahkemece; bu rapor benimsenerek karar verilmiştir. Davalının sorumlu tutulabileceği bedellerinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre ayrıca hesaplanması gerektiği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dava konusu faturanın davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması, daha sonra takibe konu elektrik bedeli, gecikme zammı ve KDV'den oluşan toplam bedelin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre ayrıca ve denetime elverişli olarak hesaplanması için başka bir bilirkişiden rapor alınarak, davacı kurumun talep edebileceği alacağın belirlenmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.