MAHKEMESİ : EDREMİT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2014NUMARASI : 2013/363-2014/88Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı dilekçesinde; müvekkili lehine Edremit 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/662 esas, 2008/603 karar sayılı dosyası ile takdir edilen aylık 275,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 800,00 TL'ye çıkartılmasını, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.Davalı vekili 07.02.2014 havale tarihli beyan dilekçesi ile; davacı N.. M..'in 22.12.2013 tarihinde Ulaş Ş.. M.. isimli şahısla evlendiğini, davacı tarafın yeniden evlenmesiyle davalıdan nafaka alacağının ortadan kalktığını, işbu nafakanın kaldırılmasına ilişkin davanın da konusuz kaldığını, bu nedenlerle konusuz kalan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili hazır bulunduğu celsedeki beyanı ile; davacının 22.12.2013 tarihinde bir evlilik yaptığını, bu tarihe kadarki zaman itibariyle nafakanın artırılmasını talep etmiştir.Yerel mahkemece; ''...TMK'nun 176.maddesine göre tarafın yeniden evlenmesi halinde hükmedilen nafakanın kendiliğinden kalkacağı; davacı tarafın mahkememizin iş bu davasının 29.07.2013 tarihinde açtıktan sonra 22.12.2013 tarihinde yeni bir evlilik yaptığı, davacı tarafın evlilik yolunda ilerlediği bir ilişkisi varken ki davayı açmasından çok kısa bir süre sonra yeniden evlenmiş olması nedeniyle bu kanaate varılmış olmakla iş bu davayı açmasının da samimi olmadığı, davanın yasal şartlarının da oluşmadığı anlaşılmış olduğundan'' gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Uyuşmazlık 2008 yılında davacı lehine hükmolunan 275 TL yoksulluk nafakasının 800 TL ye çıkarılması istemine ilişkindir.4721 sayılı TMK.nun 175.maddesi gereğince; “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” Aynı kanunun 176/4.maddesinde ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”. Aynı şekilde 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır".Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir.Nafakanın artırılması istemine ilişkin iş bu davanın açılış tarihi; 29.07.2013, davacının evlilik tarihi ise 22.12.2013'dür. Her dava açıldığı tarihdeki koşullara göre değerlendirilir ilkesi gereğince; dava tarihindeki şartlara göre; davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı kabul edilerek, evlilik tarihine kadar olan süre yönünden tarafların sosyo- ekonomik durumları nazara alınarak belirlenecek miktar nispetinde davanın kabulü gerekirken; dava tarihinden sonra yargılama sürecinde yapılan evlilik nedeniyle davanın reddi cihetine gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.