MAHKEMESİ : DERİNKUYU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/05/2014NUMARASI : 2013/76-2014/91Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; davalı hakkında, Derinkuyu İcra Müdürlüğü'nün 2011/554 Esas sayılı dosyası ile elektrik tüketim borcuna dayalı olarak icra takibi yapıldığını ve fakat davalının bu takibe haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış olup, 13/02/2014 tarihli beyan dilekçesinde ise; hakkında yapılan icra takibine itirazının yalnızca kaçak elektrik kullanımı nedeni ile iki kat cezalı olarak tahakkuk ettirilen bedele ve faize ilişkin olduğunu, ayrıca mühür bozma suçundan dolayı hakkında açılan ceza davasında beraat ettiğini belirtmiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile Derinkuyu İcra Müdürlüğü'nün 2011/554 Esas sayılı dosyasına yapılan takibin 35.878,69 TL üzerinden devamına ve icra inkar tazminatına hükmolunmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.6100 sayılı HMK.'nun ''Taleple Bağlılık İlkesi'' başlıklı 26.maddesinin birinci fıkrasında; '' Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir'' hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda; davalı hakkında Derinkuyu İcra Müdürlüğü'nün 2011/554 Esas sayılı dosyası ile 35.898,90 TL asıl alacak, 670,13 TL gecikme zammı ve 120,62 TL gecikme zammı KDV'si olmak üzere toplam 36.689,65 TL üzerinden icra takibi yapılmış olup, davalı tarafça takip miktarının 13.000 TL'lik kısmına itiraz edilmiştir. Buna göre iş bu dava, icra takibinin 13.000 TL'lik kısmına yapılan itirazın iptali için açılmış ve davacı da talebini bu miktar üzerinden harçlandırmış olmasına karşın mahkemece taleple bağlılık kuralına aykırı biçimde, takibin asıl alacak miktarının tamamı üzerinden devamına karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.O halde mahkemece, davanın talebi ile bağlı kalınarak, yalnızca icra takibine itiraz edilen miktar üzerinden inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.