MAHKEMESİ : HARRAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/02/2014NUMARASI : 2013/116-2014/61Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; müvekkilinin tarımsal sulama abonesi olduğunu, davalı tarafından kaçak elektrik kullanıldığı belirtilerek, kaçak elektrik tutanağı düzenlenip kaçak ve kaçak ek tahakkuk bedeli tahakkuk ettirildiğini, miktarın fahiş olduğunu öne sürerek, müvekkilinin 39.602,71 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, tarife hükümlerine göre hesap edilen kaçak elektrik bedelinden davacının sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne ile davacının davalı kuruma 39,602,71 TL borçlu olmadığının 3.191,59 TL borcu olduğunun tespitine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.6100 Sayılı HMK 204/2.maddesinde ise, yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.Somut olaya gelince; davalı çalışanlarınca yapılan kontroller sırasında, davacının sayaca müdahale ederek kaçak elektrik kullandığı saptanmış ve kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiştir. Sayaç inceleme raporunda da, sayaca müdahale edildiği vurgulanmıştır.Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; tarımsal sulama amaçlı elektrik kullanımı olmadığı belirtilerek, mesken için kullanılabilecek elektrik miktarı esas alınarak hesaplama yapılmış, mahkemece bu rapor benimsenerek karar verilmiştir. Dosya içerisinde bulunan kaçak elektrik tutanağında, davacı tarafın tarımsal sulama amaçlı kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Kaçak tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Davacı taraf, tutanağın aksini ispat edememiştir. Tutanak içeriği ile davacının tarımsal sulama amaçlı kaçak elektrik kullandığı kesin bir biçimde saptandığından, davacının aksi yöndeki beyanına itibar edilemez. Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalının davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin, davacının tarımsal sulama amaçlı kaçak elektrik kullandığı kabul edilerek, hesaplama yapılması için tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.