Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16445 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13678 - Esas Yıl 2013





....Taraflar arasında görülen tereke tespiti, vasiyetin açılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:..... vekili dava dilekçesinde özetle, muris ..... Noterliğince düzenlenen 14.03.1990 tarih ve 20142 sayılı resmi vasiyetnamesinde....mirasçı naspettiği, terekesinin tespiti ve muhafaza altına alınarak, vasiyetnameye konu muris adına kayıtlı taşınmaz, ikâmetgâhındaki eşyalar ve bankadaki hesapları ile kiralık kasa üzerine tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.Aynı mahkemece,19.04.1993 tarih, 1993/54-53 E. K. sayılı kararı ile vasiyetnamenin okunması dava dosyasının işbu dava ile birleştirilme kararı verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, "..... sayılı terekenin tespiti davasında; .....sırada nüfusa kayıtlı, .... tarihinde vefat eden ...'ın mirasçıları belirlenmiş olmakla terekeden el çekilmesine; birleşen .... sayılı vasiyetnamenin okunması davasında; muris ...'a ait Beşiktaş 6. Noterliğinin 14.03.1990 tarih ve 20142 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki vasiyetnamesinin TMK nun 596. maddesi gereğince açılıp okunduğuna" karar verilmiş, hüküm, süresinde mirasçı ... tarafından temyiz edilmiştir.Asıl dava 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin 531. maddesi uyarınca (4271 s TMK:589 md. ) terekenin tesbiti ve geçici önlemlerin alınmasına ilişkindir. Birleşen dava ise aynı yasa 596. maddesine dayanan vasiyetnamenin açılması isteminden ibarettir. 6100 sayılı HMK.nun 166.maddesinde, ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları koşulu ile birleştirilebileceği düzenlenmiştir. Ancak, davalar arasında bağlantının var sayılabilmesi için, davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek durumda olması gerekmektedir. Somut olayda, iki dava arasında hukuki-fiili bağ bulunmadığı anlaşılmakta olup birleştirme kararı verilerek her iki davanın birlikte görülmesi doğru görülmemiştir.....Bundan ayrı olarak ta, TMK.'nun 596.maddesinde yer alan vasiyetnamenin açılması ve ilgililere okunması davasında, vasiyetnamenin mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılıp, ilgililere okunacağı, MK.nun 597.maddesinde de, mirasta hak sahibi olanların herbirine gideri terekeye ait olmak üzere, vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneğinin tebliğ edileceği açıklanmıştır.Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tesbit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir.Bu nedenle, sulh hakiminin görevi, MK.nun 596.maddesine uygun olarak vasiyetnameleri açarak lehine kazandırma yapılan kişi ile yasal mirasçılarına vasiyetnamenin onaylı bir örneğini tebliğ ederek, vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunmak üzere çağrılmasını sağlamaktır.Mahkemece, murise ait iki ayrı veraset ilamı bulunduğu ve mirasçılarının farklı olduğu gözetilmeden ve .... Mahkemesinin 20.09.1993 tarih ve ...-834 sayılı veraset belgesinde mirasçı görünen ....ve ....vasiyetnamenin açılması sırasında hazır bulunmak üzere çağrı yapılmadan, yukarıda açıklanan kurallar çerçevesinde açılıp okunma işlemi yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.