Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16424 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13977 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİTaraflar arasında görülen fazla ödenen meblağın istirdadı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin ....numaralı haberleşme hizmeti çerçevesinde davalıdan hizmet aldığını, yurtdışında olduğu dönemde mevcut tarifesi dışında bir tarife üzerinden ve fahiş nitelikte ücretlendirme yapıldığını, bu konuda herhangi bir bildirim yapılmadığını, 22.12.2011 tarihli fatura ile 7.515,75-TL ve 22.01.2012 tarihli fatura ile 216,00-TL fatura keşide edildiğini, icra tehdidi altında söz konusu faturaların ödendiğini ancak söz konusu bedellerin haksız ve fahiş olduğunu beyan ederek ödenen 5.400,00-TL bedelin faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı firma vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın faturalarda herhangi bir hata olmadığını,... hattının yurtdışı kullanımlarına göre ücretlendirildiğini, bu konuda gerekli bilgilendirmenin yapıldığını, ücretlendirmenin makul olduğunu, fahiş olmadığını, faturaların teknik incelenmesinin yapıldığını ancak teknik olarak da bir hata bulunmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davacının davasının kısmen kabulü ile 5.207,82-TL nin dava tarihi olan 09.03.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmolunmuş; karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. HMK'nın 266 ve devamı maddeleri uyarınca hakim; çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakim, kendisinin sahip olmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişiye başvurur. Bu nedenle, bilirkişinin kendisinden sorulan husus hakkında, özel ve teknik bir bilgiye sahip olması, başka bir deyişle o konuda uzmanlaşmış olması gerekir.Somut olayda, hükme esas alınan rapor, avukat bilirkişi tarafından hazırlanmıştır. Ancak avukat bilirkişi bu konuda uzman ve ehil değildir..... ./.. -2-O halde, mahkemece, dava konusu uyuşmazlık hakkında, davacı vekilinin dosyadan alınan bilirkişi raporuna karşı gerekçeli itirazlarını da karşılayacak şekilde, konusunda uzman, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınarak, sonucu dairesinde hüküm tesis edilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan bilirkişi tarafından hazırlanan rapor esas alınarak eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.