Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1640 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15033 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ÇİVRİL ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2013NUMARASI : 2013/218-2013/588Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesinde tarafların Çivril Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/448 E.- 2009/525 K.sayılı ilamı boşandıklarını, müşterek çocuk Umut'un velayetinin müvekkiline verildiğini, müşterek çocuk için aylık 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak müşterek çocuğun okula başlaması, kronik bronşit hastası olması sebebiyle harcamalarının bulunduğunu, bu nedenle müşterek çocuk için takdir edilen 200,00 TL iştirak nafakasının 400,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, müvekkilinin maddi durumunun gün geçtikçe kötüye gittiğini, kendisinin yurt dışında çalışmadığını, takdir edilen nafakayı ödemekte güçlük çektiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davalının maddi durumunun zayıf olduğu, mahkemece takdir edilen iştirak nafakasını ödemekte güçlük çektiğini, buna nazaran davacının maddi durumunun iyi olduğundan bahisle, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava iştirak nafakasının artırılması talebinden ibarettir.TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.Somut olayda, mahkemece; davacı anne ve davacı ortak çocuk ile davalının gelir-gideri ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ortak çocuğun yaşı, eğitimi, sağlık durumu ve ihtiyaçları gözetilmeksizin davalının maddi durumunun zayıf olduğu ve takdir edilen iştirak nafakasını ödemekte güçlük çektiğinden ispat olunamayan davanın reddi gerektiğinden bahisle, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.Mahkemece yapılacak iş; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarının ayrıntılı olarak araştırılması, tarafların sunmuş olduğu tüm delillerin toplanılması, toplanan veya toplanacak tüm delillerin sonucunda ortak çocuğun yaşı, eğitimi ve sağlık durumuna göre artan ihtiyaçları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TMK’nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktarda artışa hükmetmekten ibarettir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.