Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16339 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13415 - Esas Yıl 2013
....Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin murisin kardeşi olduğunu, davalı ...'nın da her ne kadar nüfus kaydında murisin kızı olarak görünse de aslında murisin öz kızı olmadığını, buna ilişkin nüfus kayıtlarının düzeltilmesi için dava açtıklarını, ayrıca davalının mirasçı olarak göründüğü verasetnameye ilişkin de iptal davası açtıklarını, bu davaların kabulü ile davacının mirasçı olacağını iddia ederek, davalı ...'ya muristen intikal eden gayrimenkullerin ....intikal eden kısımlarının iptali ile davacı hissesine düşen hisse kadar davacı adına tescilini, davalı tarafından satılan yerlerin satış tarihindeki rayiç değerlerinin tespitini ve bankalardan çekilmiş paraların davacı hissesine düşecek kısmının tespit edilerek davacı hissesine düşecek kısmının tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; zamanaşımı def'ini ileri sürmüş, esasa yönelik de müvekkilinin murisin kızı olmadığı yönündeki iddianın gerçeğe aykırı olduğunu, delil olarak gösterdiği davaların henüz sonuçlanmadığı için davacının iddiasını ispatlayacak herhangi bir delil olmadığını, davacının kötüniyetle hareket ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davalının mirasçı olmamasına rağmen muristen kalan mal varlığına sahip olmakla, davacının miras payına engel olduğu, davacının payı oranında sebepsiz zenginleştiği, 19 nolu bağımsız bölümün dava tarihindeki değeri üzerinden, davacının miras payı karşılığının davalıdan tahsiline karar verilerek, davacının tapu kaydının iptaline yönelik talebinin taşınmaz bulunmadığından reddine, alacağa yönelik talebinin kabulü ile 177.083,00 TL alacağın 127.083,00 TL'sine 28.02.2012 ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. .../... -2-Dosya arasında bulunan.... . sayılı nüfus kaydının düzeltilmesi ile ilgili dava dosyasına bakıldığında; davalı ...'ın kapalı nüfus kaydındaki ... (muris) olan baba adının ve ....olan ana adının silinmesine, babasının.... annesinin.... olarak nüfusa yazılmasına karar verildiği, hükmün 25.03.2009 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Yine dosya arasında bulunan ....sayılı mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin ilamına bakıldığında; davalı ...'nın mirasçı olduğu verasetnamenin iptal edildiği, murisin mirası 24 pay kabul edilerek davacıya 5 payın isabet ettiği anlaşılmaktadır. Dosya içeriğine göre, davaya konu ..... parsel sayılı taşınmazda bulunan 19 no.lu işyerinin öncesinde davacı ve muris .... arasında ½ şer hisse oranında müşterek mülkiyet şeklinde kayıtlı iken, murisin ölümünden sonra davacı, mirasçı olan davalı ile ....diğer mirasçısı olan eşi .... birlikte hareketle 27.12.2006 tarihinde tapu sicil müdürlüğünde düzenlenen resmi senet ile bu taşınmazı dava dışı ....323.000 TL bedelle satıp bedelin tamamını peşin aldıkları anlaşılmaktadır. HMK'nun 204/2 maddesi uyarınca; yetkili memurların görevleri içinde usulune uygun olarak düzenledikleri belgeler aksi ispat edilinceye kadar kesin delil sayılmaktadır. Somut olayda; dava konusu taşınmazın satış bedelinin davacının da taraf olduğu resmi işlemde 323.000 TL olduğu sabittir. O halde, resmi işlemde taraf olan davacının muvazaa iddiasında da bulunamayacağı gözetilerek bu bedel üzerinden karar verilmesi gerekirken, mahkemece davaya konu 19 nolu bağımsız bölümün dava tarihindeki değeri 1.700.000 TL kabul edilerek davacının hissesine düşen 177.083 TL alacağın tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.