Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1627 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20678 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin bir ticari işletme olduğu, davalının....'nun 875 sayılı kararına göre 01.09.2006-31.12.2010 dönemi için perakende satış hizmet bedeli- sayaç okuma bedelini (...) tüketilen kwh başına nispi olarak tahakkuk ettirerek tahsil ettiği, oysa ... 13. Dairesinin sözü edilen 875 sayılı kararını 06.04.2011 tarih ve 2008/2695 Esas ve 2011/1365 Karar sayılı ilamı ile iptal ettiği, gerekçe olarak sayacı okuma ve faturalama hizmetlerine ilişkin maliyetlerin, abone grubuna ve tüketim enerji miktarına göre değişiklik gösterecek maliyetler olmadığı ve bu nedenle abone başına sabit ücret uygulanması gerektiğinin benimsendiği, bu nedenle tahsil edilen sayaç okuma bedelinin hukuki dayanağı kalmadığını iddia ederek, fazla ödenen 10.000 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; tahsilatın mevzuata uygun olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; ... 13.Dairesinin 06.04.2011 tarih ve 2008/2695 Esas ve 2011/1365 Karar sayılı ilamı karşısında, artık ...'nin kwh bazında hesaplanarak abone başına sabit ücret olarak alınması gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 10.000,00 TL...'den doğan istirdat alacağının 10.12.2010 son ödeme tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.... 13. Dairesinin 06.04.2011 tarih ve 2008/2695 Esas ve 2011/1365 Karar sayılı kararıyla, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (....)'nun 875 sayılı Kurul kararının ekinde yer alan 20 dağıtım şirketi için Gelir Gereksinimi Hesaplanması ve Tarife Metodolojisinin Perakende Satış Tarifesinin geçiş döneminde uygulanmasına ilişkin II. Bölümünün B bendini; "Sayaç okuma ve faturalandırma hizmetlerine ilişkin maliyetlerin abone grubuna ve tüketilen enerji miktarına göre değişiklik gösterecek maliyetler olmadığı ve bu nedenle abone başına sabit bir ücret uygulanması gerektiğinin ortada olduğu, kaldı ki buna ilişkin maliyetlerin metodolojinin 1. Bölümünde abone başına sabit bir ücret olarak belirlendiğinin açık şekilde ifade edildiği" belirtilmek suretiyle iptal etmiştir.Anılan ... 13. Dairesinin kararı ise; ... İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 24.05.2012 tarih ve 2011/1901 Esas - 2012/798 Karar sayılı kararı ile "davacı şirketin ürettiği elektriği serbest tüketicilere sattığı ve perakende satış hizmet tarifesinin Kwh üzerinden alınmasına ilişkin kuralın "Serbest tüketiciler" yönünden hukuka aykırı olduğu iddiasında bulunduğunun anlaşıldığı, bu durumda davacının dava konusu işlemlerin iptali isteminin "serbest tüketiciler"e yönelik olduğu dikkate alındığından, Daire kararının da "serbest tüketiciler"le sınırlı olarak uygulanacağı belirtilerek onanmıştır.İptal kararları, iptali istenen tasarrufu ve ona bağlı işlemleri yapıldıkları tarihten itibaren ortadan kaldırır, geçmişe etkilidir, işlem hiç yapılmamış gibi hüküm ve sonuç doğurur, işlemden önceki hukuki duruma dönülür ve genel etkilidir.Bu durum karşısında, ... 13.Dairesinin iptal kararının onanmasına ilişkin ... İdari Dava Daireleri Kurulu'nun, anılan 24.05.2012 tarihli kararı uyarınca Daire kararının "serbest tüketiciler"le sınırlı olarak uygulanacağının gözönünde bulundurulmak suretiyle ve Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Yönetmeliği dikkate alınarak davacının "serbest tüketici" olup olmadığı konusunda bilirkişiden rapor alınmak ve serbest tüketici olduğu takdirde ise, iptal kararı ile işlem önceki hukuki duruma geri dönüleceğinden, buna göre değerlendirme yapılarak davacının "fazladan ödediği" miktar hesaplanmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.