Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1599 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17151 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4. ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİTARİHİ : 11/07/2013NUMARASI : 2013/25-2013/361 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde; davalı kurumun abonesi olduğunu, 2012 yılı 3. dönemine ait elektrik faturasının 3.406,80 TL olduğunu, davalıdan almış olduğu bir yıllık dökümden de anlaşılacağı üzere aylık tüketiminin 35-60 TL olduğunu, tarafına çıkarılan borcun gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından yapılan tahakkuk ve tahsilatların Enerji Piyasası Müşteri Yönetmeliğine ve Tarifelerine uygun olarak yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davacıya 30.05.2013 tarihli duruşmada delillerini bildirmek üzere verilen kesin süreye rağmen delillerin ibraz edilmediği ve bu nedenle davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; davacının 2012 yılı 3. dönemine ait elektrik faturası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Mahkemece; 30.05.2013 tarihli duruşmada verilen ara karar ile verilen kesin süreye rağmen davacının delillerini ibraz etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, 30.05.2013 tarihli duruşma zaptı incelendiğinde, verilen kesin süreye uyulmadığı takdirde o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verileceğinin ihtar edildiği görülmüştür. Oysa ki; davacı dava dilekçesi ekinde davalı kurumdan almış olduğu tüketim miktarını gösterir ekstreyi sunmuş, yargılama sırasında da bir takım faturalar ibraz etmiş ayrıca tensip ara kararı ile istenilen davacının aboneliğine ait 2011 ve 2012 yılı tüketim ekstreleri dosya içerisine alınmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece, dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler kapsamında, konusunda uzman bilirkişi veya heyetinden, davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği bedelin Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli bir rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.