Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15918 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13450 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dava dilekçesinde, velayeti kendisinde olan .... için 160 TL ve .... için 150 TL olarak belirlenen nafakanın yetersiz kaldığını ileri sürerek, halen ödenmekte olan nafakanın dava tarihinden itibaren .... için 400 TL, ....için 300 TL'ye yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece,....Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 25.05.2010 tarih, 2009/257 Esas- 2010/158 Karar sayılı iştirak nafakasına ilişkin hükmün 04/01/2011 tarihinde kesinleştiği, bu dava tarihinin 12/01/2012 tarihli olduğu, aradan çok uzun bir süre geçmemiş oluşu, tarafların gelir ve giderlerinde olağanüstü bir durumun sözkonusu olmadığı, mevcut nafaka miktarının bu aşamada yeterli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir.Türk Medeni Kanunu'nun 327/1.maddesinde çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.( TMK. nun 329/1. maddesi ) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. ( TMK. nun 330/1. maddesi)Somut olayda; tarafların 25.04.2001 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, 13.09.2010 tarihli mahkeme kararı ile müşterek çocuklardan.... lehine aylık 160,00 TL, ....ehine aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve eldeki dava tarihi olan 12.01.2012 tarihine kadar herhangi bir nafaka artırım talepli dava açılmadığı anlaşılmaktadır....Mahkemece yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında; davacı annenin ev hanımı olduğu, zaman zaman narenciye toplamaya gittiği, gelirinin tespit edilemediği, aylık 250,00 TL kira ödediği, müşterek çocuklar 1997 doğumlu.... ve 2000 doğumlu ....ile birlikte yaşadığı, davalının dolmuşçu olduğu, aylık 500,00 TL geliri olduğu, evli olduğu ve eşine ait evde yaşadığı tespit edilmiştir.Davacı kadının davalıya ait gayrimenkul ve araç kaydı bulunduğuna ilişkin iddiaları karşısında mahkemece yeniden sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılması, gayrimenkul ve araç kaydı olup olmadığının tespit edilmesi, mevduat hesaplarının istenmesi ve davalının gerçekte sahip olduğu sosyal ve ekonomik durumunun tespit edilmesi gerekmektedir.O halde mahkemece; davalının sosyal ve ekonomik durumu araştırılarak, müşterek çocukların ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK'in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alınıp, uygun miktarda artırım yapılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, aksi yazılı düşüncelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.