Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15890 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6996 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : ÇORLU 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/11/2013NUMARASI : 2013/607-2013/325Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkillerinin 16 BU 556 plakalı aracı Çorlu 6.Noterliği'nin 07.07.2010 tarih 6942 yevmiye nolu vekaletname ile 16.300,00 TL karşılığında satın aldıklarını, daha sonra satış işleminin sahte kimliğe dayalı vekaletname ile yapıldığını öğrendiklerini, satışa konu aracın asıl sahibine teslim ve iade edildiğini, bu nedenle maddi zarara uğradıklarını, evrakın gerçek olup olmadığını araştırmadan işlem yapan diğer davalı noterin kusurlu ve zarardan sorumlu olduğunu öne sürerek, 16.300 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar, davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmişitir.Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.Bozma sonrası mahkemece yapılacak işlemleri düzenleyen Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 429/2.maddesinde, “…Mahkeme, temyiz edenden 434'ncü madde uyarınca peşin alınmış olan gideri kullanmak suretiyle, kendiliğinden tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra, Yargıtay’ın bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir.” hükmü öngörülmüştür.Somut olaya gelince, mahkemece verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bozma sonrası duruşma günü davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş, mahkemece taraf teşkili sağlanmadan duruşma açılıp yargılamaya devam edilmiş ve bozmaya uyularak hüküm oluşturulmuştur. Bozma ilamına uyma ya da direnme konusunu karara bağlamadan önce, duruşma gününü taraflara kendiliğinden tebliğ edip taraf teşkilini sağlaması, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesinin amir hükmü olduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; mahkemece, bozma kararı sonrası duruşma gününü bildiren davetiye usulüne uygun olarak davacı tarafa tebliğ edilip, bozma kararına karşı beyanları alındıktan sonra, bozma kararına uyulup uyulmaması takdir edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; taraf teşkili tamamlanmadan uyma kararı verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.