MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/03/2014NUMARASI : 2013/45-2014/130Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı 28.01.2013 dilekçesinde; taraflar arasında 23.07.2008 tarihinde düzenlenen harici sözleşme ile davalıya ait 2 taşınmazı toplam 4000 TL'ye satın aldığını, davalının tapu devrini gerçekleştirmediğini, ödediği bedelin iadesi için başlatılan icra takibine itirazın iptali ile 4000 TL'nin tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında; müvekkilinin delil olarak ibraz edilen satış sözleşmesini imzalamadığını, davacıdan taşınmaz satımı için bedel almadığını, sözkonusu alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davacının bu taşınmazın satışının resmi senet ile yapılmama sonucunun sözleşmenin geçersizliğini başından beri bildiği, bu haliyle haricen sözleşmenin yapıldığı 23.07.2008 tarihinden itibaren 1 yıl içinde ödenen paranın iadesini talep etmesi gerekirken, bu süreye riayet etmediğinden, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Davada; taşınmaz satış sözleşmesi ile ödenen bedelin, tapu devrinin gerçekleşmemesi nedeni ile, TBK'nun 77-82.maddeleri (BK'nun 61-66.maddeleri) gereğince iadesi talep edilmektedir.Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir.Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir.Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır.Dava konusu taşınmazların haricen satımına ilişkin olarak 23.07.2008 tarihli sözleşme düzenlenmiştir.Dava konusu ihtilafa uygulanacak zamanaşımı süresi, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle BK 125. maddesi (6098 sayılı TBK 146. maddesi) gereğince 10 yıldır. Sözleşme tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmamış olduğundanişin esasına girilip, taraf delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.