MAHKEMESİ : AKŞEHİR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/09/2014NUMARASI : 2014/132-2014/389Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalı hakkında kaçak elektrik kullanımından dolayı tutanak tutulduğunu ve elektrik bedelinin de bu madde kapsamında hesaplanarak takibe konulduğunu, alacağın tahsili için girişilen takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek; Akşehir 1. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1421 E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra takibinin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.1-)6100 Sayılı HMK 266.hükmüne göre, genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkesin bilmesi gereken konularla hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konular dışında kalan ve çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Kural olarak bilirkişi raporu hakimi bağlamaz. Hakim raporu serbestçe takdir eder.Somut olaya gelince; mahkemece teknik bilgiyi gerektiren kaçak tüketime ilişkin bilirkişi raporu alınmaksızın eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.Hal böyle olunca, mahkemece, alanında uzman bilirkişiden dosya esasına ilişkin bilirkişi raporu alınmak suretiyle; davacı kurumun davalıdan isteyebileceği bedeller hakkında, tahakkuk tarihlerinde yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümlerine göre tereddüte yer vermeyecek şekilde, ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun bir rapor aldırılarak, davacı kurumun istemekte haklı olduğu alacak miktarı belirlenmeli ve sonucu dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, böylesine bir araştırma ve soruşturma yapılmadan, eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup , bozmayı gerektirmiştir.2-) Oluş ve kabule göre; davacı tarafın davalıdan isteyebileceği miktara ilişkin bilirkişi raporu alınması gerektiği nazara alındığında; likit olmayan alacak yönünden davacı lehine İİK Md.67/2 uyarınca icra inkar tazminatı hükmolunması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ;Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.