MAHKEMESİ : ERDEK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/08/2014NUMARASI : 2012/319-2014/469Taraflar arasındaki nişan hediyelerinin iadesi ve nişan bozmasından doğan maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı H.. K.. ile davalı F.. K..' nın 4-5 yıl nişanlı kaldıklarını, nişanın davalının kusurlu davranışları sonucu bozulduğunu , vekil edenlerinin nişan süresi boyunca yaptığı harcamalar olan bir adet kolye, 100 gr kordon, 7' li altın bilezik, 2 adet küpe, 101,4 gr tam set, 1 adet yüzük, 5 adet yüzük, 1 adet armalı, 50 cm altın zincir, 1 adet dörtlü kenar, 2 adet üstlü kolye, 18 adet çiçekli bilezik, 2 çift küpe, 30 adet ( küçük altın),1 adet saat den ibaret ziynet eşyalarının aynen mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 71,672 TL' nin maddi tazminat olarak ; 5.000 TL' ninde manevi tazminat olmak üzere 25/12/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacıların manevi tazminat isteminin ayrı ayrı reddine, 3 adet çeyrek altının aynen mümkün olmadığı taktirde bedeli 504 TL nin, 1 adet 50 cm zincir, 1 adet takı seti, 1 adet kenarlı denilen altın, 1 adet armalı denilen altının aynen mümkün olmadığı taktirde toplam bedeli 19.700 TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, sözkonusu hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır.İİK'nın 24/4. maddesinde de; taşınır tesliminde aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cins, nitelik ve gram ağırlığı gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerektiği yeralmaktadır. Anılan yasal düzenlemeler gereğince hüküm altına alınan eşyaların cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkartmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Hüküm, dava dilekçesi ve bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye gönderme yapılarak da kurulamaz.Somut olayda mahkemece; tespit ve teslimine karar verilen ziynet eşyalarının yukarıda belirtilen yasal düzenlemelere aykırı şekilde, infazda tereddüt yaratacak biçimde her birinin ayarı ve ağırlığı ayrı ayrı belirtilmeksizin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.