Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15837 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19837 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 07/03/2014NUMARASI : 2013/329-2014/98Taraflar arasındaki yersiz ödemeden doğan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalının 2004 ve 2005 yıllarında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü .......... / ............ Gümrük Müdürlüğü personeli olarak görev yaptığını, davalıya 5.998,45 TL haksız fazla ödeme yapıldığını, bu parayı ödemesi için 12/03/2009 günü ve 2047 sayılı yazı ile davalıya tebligat çıkarıldığını, sözkonusu tebligatın 20/03/2009 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, daha sonra 10/05/20012 gün ve 639-906 sayılı ödeme emri gönderildiğini ve sözkonusu ödeme emrinin de 03/07/2012 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, ancak paranın bugüne kadar iade edilmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.998,45 Hazine zararının davalıya ilk ödeme tebligatının yapıldığı, 20/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; bankaya adına yatırılan paraları çektiğini, paranın haksız yatırılıp yatırılmadığını bilebilecek durumda olmadığını beyanla, davanın reddini istemiştir .Mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık, davalıya sosyal yardım ödemeleri sırasında verginin yanlış hesaplanması nedeniyle 2004 yılında 3.377,05 TL ve 2005 yılında 2.621,40 TL olmak üzere toplam 5.998.45 TL'nin fazla ödendiği iddiasına dayalı açılan sebebsiz zenginleşme davası niteliğindedir.Sebepsiz zenginleşme, BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşme kurumunun varlık sebebinde haksız değer kaymalarının önlenmesi amaçlanmıştır.Somut uyuşmazlıkta, davalıya yersiz ödeme yapıldığı sabittir. Konunun, BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) çerçevesinde değerlendirilerek; dosyanın alanında uzman bilirkişiye tevdi edilerek davalıya yapılan yersiz ödeme miktarının tespiti ile, sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken; davacının talebinin haklı bir gerekçeye dayanmadığı, vergiyi ödeme yükümlülüğünün vergi sorumlusu olan davacı idareye ait olduğu, davalının somut olayla ilgili olarak kasıt, kusur ve ihmalinin bulunmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup; bozmayı gerektirmiştir SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.