Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15817 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18581 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : MUĞLA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/03/2014NUMARASI : 2010/562-2014/139Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesinde; davalı kurum tarafından, ......... abone numaralı sayaçta 01.08.2008 tarihli son okuma ile 4944 ton su harcandığının tespiti ile, 11.812,49 TL su bedeli ödenmesinin talep edildiğini; belirtilen tarihte inşaatı yeni bitmiş olan binada, bina sakinlerinin sayısının az olduğunu, dolayısıyla su kullanımının fahiş hesaplandığını ileri sürerek; müvekkili site yöneticiliğinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, cevap dilekçesinde; davacının 18.06.2008 tarihinde abonelik müracaatında bulunduğunu, abonelik başlangıcında 141 m3 endeksli sayacın takılı olup, 01.08.2008 tarihinde yapılan ölçümde ise son endeksin 5085 m3 olduğunun tespit edildiğini; davacının itirazı ile yapılan incelemede sayacın doğru çalıştığının belirlendiğini savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; bilirkişi raporlarının somut delile dayanmadığı, davacı tarafın sayacın bozuk olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.Somut olayda; davacı ........... Site Yönetimi ile davalı kurum arasında, ............... Blok Su Abonelik Sözleşmesinin, başlangıç endeksi davadışı ............... İş Ortaklığı tarafından bildirilen ve bildirime esas 141 endeks itibariyle borç tahsili yapılmış olmakla 141 m3 kabul edilerek, .......... abonelik numarası ile .............. numaralı sayaçtan su kullanımına ilişkin tarihsiz sözleşme imzalandığı; 01.08.2008 tarihli okuma ile sayaç son endeksi 5085 m3 olduğu tespiti ile 2008 yılı 4. dönem su tüketim bedeli olarak 11.812,49 TL borç tahakkuk ettirildiği; davacı tarafın 22.08.2008 tarihli itirazı ile Muğla Sanayi Ticaret İl Müdürlüğü'ne gönderilen ............... numaralı sayacın yaptırılan muayenede doğru çalıştığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece hükme esas alınan 25.01.2013 havale tarihli 1. bilirkişi raporunda, 2008/4. ila 2010/5. dönemleri arası su tüketim borçlarının sayaç okuma endeksleri dikkate alınarak, tüketim bedeline, çevre temizlik vergisi, sayaç bakım okuma, KDV eklenmek, yapılan tahsilatlar düşülmek ve tahsil edilmeyen kısma gecikme zammı uygulanmak suretiyle ve ayrıca 2009/2. dönem su tüketim borcunun da bulunduğu saptaması ile, dava tarihi itibariyle 2008/4.dönem borcu 17.551,19 TL, 2009/2. dönem 12.705,22 TL davacı tarafın borcu olduğu rapor edilmiştir.02.04.2011 tarihli 2.bilirkişi raporunda ise; 08.06.2009 ile 28.03.2012 tarihleri arası 18 dönemde toplam 6429 ton su kullanıldığı, ortalama bir dönemde aylık 357 ton su kullanıldığı, ancak davalının kabulüne göre 2009/2. dönem tahakkuku esas alınarak günlük 5,43 m3 su tüketimi üzerinden 15.04.2008 ile 01.08.2008 tarihleri arası 109 gün için 989,04 TL davalının su tüketim borcu bulunduğu bildirilmiştir.Alınan bilirkişi raporları hesaplama yöntem ve tespit edilen borç miktarı itibarı ile bariz farklılıklar içermekte olup, bilirkişiler de su borcu hesaplamasında ehil değildir. Hal böyle olunca, mahkemece; raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için, önceki bilirkişiler dışında su hesaplaması konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; raporlar arasındaki çelişki giderilmeden, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.