Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1581 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16953 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/06/2013NUMARASI : 2013/169-2013/472 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; sair temyiz itirazları yerinde değildir.818 sayılı BK.nun 101/2.maddesi (6098 sayılı TBK.'nun 117.maddesi) gereğince, muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Zenginleşen kimseden (iyiniyetli ya da kötüniyetli olsun) iade talep edilmeden önce temerrüde düşmüş sayılmasının yasal dayanağı bulunmamaktadır. Sebepsiz zenginleşmeden doğan bir alacağa faiz yürütülebilmesi için alacağın muaccel olması yeterli olmayıp, alacaklının usulüne uygun ihtarı ile borçlunun temerrüde düşürülmesi zorunludur Davacı vekili takip talebinde, asıl alacak ile birlikte işlemiş faiz de talep etmiş, davalı vekili de alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz etmiştir. Bu durumda davada itirazın iptali talep edilmekle, takip tarihine kadar işlemiş faizin de talep edildiğinin kabulü gerekir. Mahkemece yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, takip tarihi öncesinde davalının davacı tarafından temerrüde düşürülüp düşürülmediği, düşürülmüş ise ne zaman düşürüldüğü tespit edilmeden işlemiş faiz yönünden de davanın tümden kabul edilmiş olması doğru görülmemiştir. Öte yandan, İİK'nun 67/2 maddesi gereğince icra inkâr tazminatına asıl alacak üzerinden hükmolunması ve dava tarihinden önce 23.000 TL nin davalı tarafından ödenmiş olması nedeniyle dava konusu asıl alacak miktarı olan 1.750 TL üzerinden inkar tazminatına hükmolunması gerekirken, mahkemece takipteki ilk asıl alacak üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştirBu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.