Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15688 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13237 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen sebepsiz zenginleşme davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dava dilekçesinde; harici gayrimenkul satış sözleşmesiyle davalıdan ....umaralı bağımsız bölümü satın aldığını, davacının satış bedeli olarak peşin ödemesi gereken 27.000 Euro'yu davalıya ödediğini, yapılan sözleşmenin TMK 706, Tapu Yasası'nın 26 ve Borçlar Yasası'nın 213.(TBK.237.) maddesi gereğince geçersiz olduğunu, davacının evde kız çocuğuyla birlikte 5 gün kaldığını, kaldığı zaman içinde evin inşaat kalitesinin düşük olduğunu, su arıtma tesisinden kötü kokular geldiğini, ses ve yalıtımın kötü olduğunu görüp....Yevmiye numaralı, 10/04/2012 tarihli ihtarnamesini gönderip satıştan vazgeçtiğini bildirdiğini, davalının da ....Yevmiye numaralı, 08/06/2012 tarihli ihtarnamesiyle parayı iade etmeyeceğini bildirdiğini belirterek davacının ödediği 27.000 Euro'nun .... ihtarnamesiyle verilen sürenin bitim tarihi olan 11/06/2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 27.000 Euro'nun 12/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Dava, sözleşme nedeniyle döviz alacağı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 99/3. maddesinde; "Ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ve sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen bir ifade de bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini isteyebilir." düzenlemesi bulunmaktadır.....Yine, yabancı para alacaklarına temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesine göre faiz uygulanması gerekir.Davacı, dava dilekçesine 27.000 Euro'nun temerrüd tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Bu durum karşısında, mahkemece yapılacak iş; hüküm altına alınan 27.000 Euro'nun, TBK.’nun 99/son.madde hükmü gereğince fiili ödeme tarihindeki .... ve rayiç kur karşılığının 3095 sayılı Kanunu'nun 4/a maddesi gereğince ve Merkez Bankası’nın yabancı paraya uygulanacak o dönemki faiz oranı belirlenmek suretiyle tahsil kararı vermekten ibaret olmalıdır.Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde infazda tereddüt yaratacak şekilde yabancı para alacağına yasal faiz yürütülmesi şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.