Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15660 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12245 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz olduğunu belirterek, iştirak nafakasının 100 TL'den 400 TL'ye, yoksulluk nafakasının 150 TL'den 500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; iştirak nafakasının 400 TL'ye, yoksulluk nafakasının 300 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.İştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana-babanın mali durumuna göre takdir edilir. Ayrıca, nafakanın takdirinde birlik devam ederken, çocuğun alıştığı yaşama şekli ve gelirleri de dikkate alınır.Hâkim, nafaka takdirinde; tarafların ekonomik durumlarındaki değişikliği araştırıp, gelirleri arasındaki bir oranlama yaparak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir.TMK. mad. 176/4 hükmüne göre; ''Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Aynı şekilde 331.madde uyarınca; "durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır."Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir.Hakkaniyet bir bakıma adaleti deyimler. Fakat; sevgi, anlayış ve hoşgörü duygularıyla paylaştırıcı ve denkleştirici davranmak, adaletli davranmaktan daha başka ve daha ileride bir anlam taşır.Dava konusu diğer uyuşmazlık, davacı kadın lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir..... Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası .... yayınladığı .... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların 01/11/2005 tarihinde keşinleşen karar ile boşandıkları, çocuğun 30/04/2003 doğumlu olduğu, kadının ev hanımı olduğu, annesi ile yaşadığı, erkeğin satış sorumlusu olarak çalıştığı, kira ödediği anlaşılmaktadır.O halde mahkemece; davacı kadının ve çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile .... yayınladığı ... artış oranı nazara alınıp, uygun miktarda artırım yapılarak nafakaların takdir edilmesi gerekirken, aksi yazılı düşüncelerle yüksek oranda nafakaların takdirine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.