Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15543 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7787 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 10. TÜKETİCİ MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2014NUMARASI : 2013/214-2014/478Taraflar arasında görülen geçici elektrik aboneliği tesisi sağlanması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilin, Ankara, Mamak, Mutlu Mahallesi .. ada .. parsel ../.. nolu dairenin maliki olduğunu, söz konusu binanın müteahhit tarafından yarım bırakılmış olması sebebiyle, mülk sahiplerince tamamlandığını ve elektrik aboneliği için davalı idareye müracaat edilmesine rağmen, iskan işlemleri tamamlanmadığı için, taleplerinin reddedildiğini; oysa, İmar Kanununun geçici 11. maddesi koşullarının varlığı nedeni ile geçici aboneliği tesisinin gerektiğini beyanla; geçici abonelik işlemi tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava dilekçesinde; bağımsız bölümlerin bulunduğu binanın iskan ruhsatının olmadığını ve bu nedenle abonelik tesisi yapılamayacağını, geçici 11. madde uyarınca işlem yapılabilmesi için ise; idareye şahsen müracaat edilerek, inşaat ilişik kesme işlemlerinin tamamlanmasının gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; seviye tespit tutanağında binanın % 95 oranında tamamlandığı bildirilse de yapı denetim firmasının verdiği cevapta ''asansör gibi imalat eksikleri olan binanın fennen oturmaya elverişli olmadığı''nın bildirildiği; mahkememizce yapılan keşifte de dava konusu dairenin iç kapılarının yapılmadığı, oda ve salon taban döşemelerinin olmadığı, mutfak tezgahı ile ıslah zeminlerin taban yer döşemelerinin yapılmadığının tespit edildiği gibi, elektrik hatlarının çekilmediği, anahtar, priz, linye, buat kaçak akım koruma rölesi bulunmadığı, sigorta kutusunun boş olduğu, elektrik tesisatının fen ve teknik kurallara uygun olmadığı, elektrik akışı sağlanması halinde can ve mal güvenliğinin tehlikeye gireceğinin tespit edildiği, Kanunun geçici 11. maddesinde aranan tesisatın fenni kurallara uygun olması koşulunun sağlanamadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, geçici elektrik aboneliği tesisi istemine ilişkindir.3194 sayılı İmar Kanununun geçici 11. maddesinde, “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğal gaz gibi alt yapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan, ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz.Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan abonelikler de ait olduğu gruba dönüştürülür.” hükmü yer almaktadır.Somut olayda; dava konusu yapıya ilişkin ruhsat tarihinin 9/8/2005 olduğu, yapıya doğalgaz hizmetinin götürüldüğü, yapılan keşif sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda, dairenin iç kapılarının yapılmadığı, oda ve salon taban döşemelerinin olmadığı, mutfak tezgahı ile ıslak zeminlerin taban yer döşemelerinin yapılmadığının tespit edildiği gibi elektrik hatlarının çekilmediği, anahtar, priz, linye, buat kaçak akım koruma rölesi bulunmadığı, sigorta kutusunun boş olduğu elektrik tesisatının fen ve teknik kurallara uygun olmadığı, elektrik akışı sağlanması halinde can ve mal güvenliğinin tehlikeye gireceğinin belirtildiği; dosyaya ibraz edilen ve aynı yapıya ait olduğu iddia edilen bilirkişi raporunda ise binanın mimari ve inşaat projesine uygun olarak yapıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; aldırılan bilirkişi raporunda yer alan dava konusu daireye geçici abonelik verilmesinin uygun olmadığı değerlendirmesi ile seviye tespit tutanağı ve aynı yapıya ait olduğu iddia edilen bilirkişi raporunda belirtilen hususlar arasında çelişki bulunduğundan, mahkemece gerekli araştırma yapılarak, çelişki giderildikten sonra, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.