Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15500 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19242 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : UZUNKÖPRÜ 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2012/40-2014/135Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar vekili dava dilekçesinde; ortak muris H. M. 'in 21/09/2010 tarihinde vefat ettiğini,düzenlediği 10/10/2003 tarihli vasiyetnamenin açılıp okunduğunu ileri sürerek vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyete konu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.Mahkemece davanın kabulüne; Uzunköprü 1. Noterliği'nin 10/10/2003 tarih ve 05335 yevmiye nolu vasiyetnamesi uyarınca;- Edirne ili .......... ilçesi ........... Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 514, 625, 3928, 1028, 1069 ve 5205 parsellerde Ahmet oğlu H. M. adına kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı Hasan oğlu E.. M.. adına tapuya kayıt ve tesciline, - Edirne ili ........... ilçesi ............ Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 1940 parselde Ahmet oğlu H. M. adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 9/12 payın davacı Hasan oğlu E.. M.., 3/12 payın Ali kızı F. M. adına tapuya kayıt ve tesciline,- Edirne ili ........... ilçesi ............ Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 1612 parselde M. A. kızı F. M. adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/8 payın davacı Hasan oğlu E.. M.., 3/8 payın M. A. kızı F. M. adına tapuya kayıt ve tesciline, - Edirne ili ........... ilçesi ........... Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 623 parselde M. A. kızı F. M. adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/8 payın davacı Hasan oğlu E.. M.., 3/8 payın M. A. kızı F. M. adına tapuya kayıt ve tesciline, - Edirne ili .......... ilçesi ............ Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 1812 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 3/8 payın M. A. kızı F. M. , 5/8 payın davacı Hasan oğlu A.. M.. adına tapuya kayıt ve tesciline,- Edirne ili .......... ilçesi ......... Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 2557 parselde M. A. kızı F. M. adına kayıtlı taşınmazdaki hissesinin iptali ile 1/8 payın davacı Hasan oğlu A.. M.., 3/8 payın M. A. kızı F. M. adına tapuya kayıt ve tesciline, - Edirne ili ........ ilçesi .......... Mahallesi hudutları dahilinde bulunan 2559 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/8 payın davacı Hasan oğlu A.. M.., 7/8 payın H. H. kızı S. P. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş , hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava konusu vasiyetnamenin 10/10/2003 tarihinde noterde düzenlendiği, murisin davaya konu taşınmazları davacılara vasiyet ettiği,murisin 21/09/2010 tarihinde vefat ettiği , vasiyetnamenin açılmasına 05/11/2010 tarihinde karar verildiği, davanın taraflarının murisin çocukları olduğu, bu davanın ise 30/01/2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.Davada, vasiyetnameye konu taşınmazların vasiyet alacaklıları olan davacılar adına tescili, vasiyetnamenin tenfizi talep edilmektedir.Hemen belirtelim ki; Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesi'nce açılan vasiyetnamenin, TMK.nun m.595 ve izleyen maddelerinde (MK.nun 535 ve izleyen maddelerinde ) düzenlenen tebliği işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tesbiti içindir.Diğer bir anlatımla vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz.Bilindiği üzere ölüme bağlı tasarrufla;a- Mirasçılardan biri veya bir kaçı mirasçılıktan çıkarılabilir. ( TMK. m.510 ),b- Koşullar ve yüklemeler ( mükellefiyetler) konulabilir ( TMK. m.515, yedek mirasçı atama TMK. m.520 art mirasçı atama TMK. m.521),c- Mirasçı atanabilir ( TMK.m.516 ),d-Mirasçılardan birine veya üçüncü bir kişiye belirli mal vasiyeti yapılabilir (TMK.m.517 ),e- Vakıf kurulması öngörülebilir (...Belirtilen tasarrufların ne şekilde yerine getirileceği yine Medeni Kanunda ayrı ayrı gösterilmiştir. Mahrumiyet ve iskat (yoksunluk ve mirasçılıktan çıkarma) halinin aksi kanıtlanmadıkça, mirasçı seçilen kişi, mirasçılık belgesi almadıkça ( MK. m.598 ) kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimse, bu malı ilgilisinden istemedikçe "yasal mirasçı veya varsa tenfiz memurundan" ve karşı çıkılması halinde onlar aleyhine istihkak davası açıp dava ile haklılığını kanıtlamadıkça, vasiyetname ile yapılan tasarrufun sahibi olamaz...)Medeni Kanunun 599. maddesi uyarınca, mirasın açılmasıyla terekeye sahip olma hakkı, sadece yasal mirasçılara tanınmıştır. Vasiyetname ile mirasçı seçilenlerin, ( Mirasçı nasb edilenler) hakları, yasal mirasçılar veya öncelikle tasarruf ile yararlarına bağışlama yapılmış olanlar tarafından açıkça itiraza uğramamış ise, bu hususun tebliğinden itibaren bir ay geçtikten sonra bunlar mirasçılık sıfatları hakkında belge verilmesini, Sulh Hakiminden isteyebilirler ( Bununla beraber her nevi istihkak ve iptal davası hakkı saklı olmak üzere ) (MK. m.598 ). Vasiyetname ile verilen hakkın geçirilmesini sağlayacak husus sulh hakiminin vereceği mirasçılık belgesidir. Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimsenin, durumu ise daha farklıdır. Medeni Kanunun 600.maddesi gereği kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimse, bu vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini isteyebilir.Somut olayda, vasiyetnameye konu taşınmazların tamamının dava tarihinde (halen) muris adına kayıtlı olmadığı anlaşılmaktadır. Davaya konu bazı taşınmazların vefat etmiş olan F. M. (muris Hasan'ın eşi, davanın taraflarının annesi, 02/02/2001 tarihinde vefat etmiş) ve S. P. (muris Hasan'ın kayın validesi, davanın taraflarının anneannesi, 20/07/1971 tarihinde vefat etmiş) adına kayıtlı oldukları taşınmazların bu kişilerin mirasçıları adına intikallerinin sağlanmadığı, mahkemece bu taşınmazların davacılar adına paylı olarak tesciline karar verilirken, vefat eden maliklerin taşınmazlardaki pay oranlarının da değiştirildiği görülmüştür. Buna göre, vasiyetnameye konu taşınmazlarda muris Hasan (vasiyetçi) elbirliği mülkiyeti ile malik olup; elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete dönüştürülmeden verilecek kararın infazı mümkün bulunmamaktadır. Davacıların yapması gereken vefat eden F. M. ve S. P. adına kayıtlı olan davaya konu tüm taşınmazların öncelikle, muris Hasan'ın hisesi yönünden elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesini sağlamak, ondan sonra da vasiyetname gereğince kendi adlarına tescilini talep etmektir.Öyle ise, mahkemece; vasiyetnameye konu taşınmazların F. M. ve S. P. adına olan tapu kayıtlarının, muris Hasan'ın hisesi yönünden elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi için dava açmak üzere davacılara süre verilmesi ve açılacak davanın sonucunun beklenip, bundan sonra uyuşmazlığın esası hakkında varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir .SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.