Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15478 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12528 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dava dilekçesinde, velayeti kendisine bırakılan müşterek çocuk için daha önce hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını belirterek, 700 TL'ye artırılmasını talep etmiştir.Davalı cevabında; nafaka dışında da çocuğu için harcama yaptığını, ekonomik durumunun değişmediğini, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile aylık 200 TL olan iştirak nafakasının 400 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.TMK.'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir.Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.Somut olayda; tarafların 07.02.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, yaptırılan sosyal ve ekonomik durum araştırmalarında, davalının üniversitede 1700 TL maaşla teknik eleman olarak çalıştığı, 450 TL kira ödediği, eşiyle yaşadığı, davacının ise;; memur emeklisi olduğu, 1100 TL maaş aldığı, kendi evinde oturduğu ve 640 TL konut kredisi ödediği anlaşılmıştır.....Yukarıda izah olunan nedenlerle; somut olayda, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim ile .... yayınladığı ....artış oranı ve özellikle nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) tespit edilen gelir durumu nazara alındığında; artırılan iştirak nafakası miktarı fazla olup, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.