MAHKEMESİ : FETHİYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/12/2013NUMARASI : 2012/109-2013/1320Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 27.01.2015 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davalı asil M.. A.. ile vekili Av. H.. T.. geldi. Karşı taraf adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı müteahhit ile davalı arsa sahibi arasında yapılan Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesi ile dava dışı müteahhite düşen satış vaadi sözleşmesi ile müvekilinin satın aldığı taşınmazın dava dışı müteahhitin inşaatı tamamlamadan yarım bırakıp terketmesi ve daha sonra arsa sahibinin dava dışı müteahhitle yaptığı Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesini feshetmesi ve dava konusu taşınmazı dava dışı üçüncü kişiye satıp devretmesi nedeniyle müvekkilinin davalı arsa sahibine güvenerek taşınmazda yaptığı zorunlu ve faydalı masrafların bedeli olarak 58.247 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile 58.247 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Kural olarak iyiniyetli olarak taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın alanın satın alınan taşınmazda yapılan imalatlara ilişkin bedeli talep etme hakkı vardır. Davalı, davacı tarafından dava konusu taşınmaza yapılan imalat bedeli kadar zenginleşmiş olup, zenginleşmeyi davalıya ödemekle yükümlüdür. Mahkemece; yargılama sırasında bilgisine başvurulan tekli bilirkişi raporları arasında dava konusu taşınmazda davacı tarafından yapılan zorunlu ve faydalı imalat bedellerinin hesabında çelişkiler bulunmaktadır. HUMK 275. maddesi (yeni HMK 266.) hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerektiği kuşkusuzdur.O halde, mahkemece inşaat konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kuruluna davacı tarafından dava konusu taşınmazda yaptığı zorunlu ve faydalı imalat bedellerinin Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde inceleme yaptırılarak sonucu dairesinde hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.