Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15160 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8978 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 04/10/2012NUMARASI : 2010/1070-2012/767Taraflar arasındaki katkı payı, ziynet ve çeyiz alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne, çeyiz ve ziynet alacağı davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile davalının boşandıklarını, davacının, evlilik birliği içinde, emekli maaşı ile müşterek konuta katkı sağladığını; müşterek haneye ve taşınmazın yapımına fiili olarak çalışmasıyla da katkıda bulunduğunu; diğer yandan, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafda kaldığını beyan derek, 5000 TL katkı payı alacağı ile, 25.000 TL ziynet ve çeyiz eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili savunmasında; davacının dilekçesinin gerçeği yansıtmadığını, 20 adet çeyrek altının bozdurulup dolap yapımı için kullanıldığını; evlilik süresince müvekkilinin davacıya verdiği toplam 30.000,00 TL nin üzerindeki parayı davacının kardeşlerine ve yakınlarına dağıttığını, davacının hiçbir yerde çalışmadığını, müvekkilinin üç sene isteğe bağlı olarak sigorta primlerini ödeyip davacının emekli olmasını sağladığını, davacının, kendi isteğiyle evden ayrılırken ziynet eşyalarını ve kendisine ait çeyiz eşyalarını alıp götürdüğünü, maddi hiçbir katkısının olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; davacının katkı payına ilişkin davasının kısmen kabulü ile 3.200,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin feragat nedeniyle reddine; ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin talebinin ise, ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından ziynet ve çeyiz eşyaları yönünden temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle ziynet eşyalarının rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalar olması, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden ya da evden ayrılırken götürmesinin mümkün bulunması, bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilip, davacı kadının bu durumun aksini tüm delilleri ile ispat edememesine göre , davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, davalı tarafın savunmalarında 20 adet çeyrek altının bozdurulup dolap yapımı için kullanıldığını beyan ettiği, bu durumun davacının talep sonucunun bir kısmını kabul ettiği anlamına gelip, davalının bu kabul beyanı dikkate alınıp, 20 adet çeyrek altının dava tarihi itibariyle değerinin tespit edilerek, bu kısım yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu ziynet eşyaları yönünden davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.