Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14959 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 16968 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davalılar arasında düzenlenen 27.8.2008 tarihli satış sözleşmesi ile müvekkilinin davalılardan araç satın aldığını, 6000 TL peşin ödemede bulunduğunu, borcun geri kalan kısmı için davalı tarafa 30.8.2008 vade tarihli ve 4000 TL meblağlı bono ile çekler verdiğini, 30.8.2008 tarihli ve 4000 TL bedelli bonunun vadesinde davalıya ödendiğini, ancak aracın resmi devrinin gerçekleştirilmemesi nedeniyle müvekkilinin araç satış sözleşmesinden dönerek aracı davalı tarafa teslim ettiğini, davalının ise peşin ödenen 6000 TL ile çekleri davacıya teslim ettiğini, ancak 30.8.2008 tarihli bonoya istinaden ödenen 4000 TL'nin iade edilmediğini belirterek iade edilmeyen 4000 TL ile aracın kati mülkiyetini vermek istemeyerek akdi haksız olarak feshettiren davalılardan 1000 TL cezai şartın faiziyle tahsilini dava ve talep etmiştir.Davalılar cevaplarında; davaya konu 30.8.2008 vadeli 4000 TL meblağlı senedin vadesinde ödenmediğini, davacının davaya konu senedi ve diğer çekleri ödeyemeyeceğini, aracı iade edeceğini söylediğini, sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle davalıdan aracı teslim aldıklarını ve davacıya protokol gereğince peşin ödenen 6000 TL ile davaya konu edilen 30.8.2008 vade tarihli 4000 TL meblağlı senet ile diğer çekleri iade ettiklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 4000 TL senet bedelinin temerrüt tarihi olan 26.9.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 1000 TL cezai şart yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında yapılan araç alım satım sözleşmesi, 2918 sayılı Yasanın 20/d.maddesi gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğundan taraflar aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca karşılıklı olarak iade etmekle yükümlüdürler. Somut olayda, davacı vekili, geçersiz satış sözleşmesi nedeniyle 30.8.2008 vade tarihli senede istinaden davalıya ödenen 4000 TL'nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsilini talep etmektedir. Davacının iddiası, bono bedelinin ödendiği iddiasına dayalıdır. Yazılı bir belgeye (senede) bağlanmış olan ve varlığı borçlusunca kabul edilen bir borcun ödendiğine ilişkin savunma, kural olarak, senede karşı senetle ispat zorunluluğu kuralı çerçevesinde (HMK. madde 200), ancak yazılı delille ispatlanabilir. (Hukuk Genel Kurulu 2003/19-261 E, 2003/266 K.) Dosyada, bu kuralın istisnalarının varlığı da (HMK. Madde 202, 203) iddia ve ispat olunmamıştır. Öyleyse, davacının, ödeme savunmasını yazılı delille ispat etmesi zorunludur, ödeme savunmasının tanıkla kanıtlanmasına hukuken olanak yoktur. Somut olayda, davacı ödeme savunmasına ilişkin yazılı delil sunamamıştır. Yukarıda açıklanan yasal ilke ve kurallar karşısında, tanık dinlenmesine usulen olanak bulunmadığından, dinlenen davacı tanığının beyanları da delil olarak kabul edilemez. Ancak, dava dilekçesinde "vs deliller" sözüyle, yemin deliline de dayanılmış olduğundan, davacıya, dava konusu senet bedelinin ödendiğine ilişkin iddia bakımından davalıya yemin teklif etme haklarının bulunduğu hatırlatılarak, ortaya çıkacak uygun hukuksal sonuç çerçevesinde hüküm kurulması gerekirken, belirtilen şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.