Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14876 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12342 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, ... ilçesinde bulunan 4 adet fındık bahçesi niteliğindeki taşınmazları davalı ile birlikte, 12.05.2011 tarihli harici satış sözleşmesi gereğince satın aldığını, dava konusu taşınmazlar taraflarca ortak alınmış ise de, tapuda davalı adına kayıt ve tescil edildiğini, satış sözleşmesine göre taşınmazların toplam bedelinin 35.000 TL olup bu satış bedelinin tamamının davacı tarafından taşınmaz sahiplerine ödendiğini ve davalının kendi payına düşen 17.500 TL'lik kısmı ödemediği gibi taşınmazları dava dışı 3. kişilere devrettiğini belirterek, söz konusu parseller için davacı tarafından ödenen toplam bedelden davalı hissesine düşen kısmın tahsiline yönelik takibe yapılan itirazın iptali ile %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; takip ve dava konusu edilen satış bedellerinin tamamının davalı tarafından ödenmiş olması nedeniyle davacının hiçbir alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; (harici) satış sözleşmesinde 35.000 TLnin tamamının ya da 17.500 TL'sinin davacı tarafından ödendiği yönünde bir ibare bulunmadığı bu nedenle tapu kayıtlarına itibar edildiği gerekçesiyle davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, harici taşınmaz satışına dayalı ödenen paranın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; taraflar arasında yapılan Sözleşme başlıklı 12.05.2011 tarihli belge içeriğinde; ''...(davacı) ile ...(davalı) ... ilçesi, ... mevkiinde bulunan 4 adet toplam 7060 m2 miktarlı fındık arazisini 35.000 TL ye beraber almışlardır. Tapu kaydı ...'nun üzerine verilmiş olup ödemelere, her tarafında ortak, satışlarında da ortak olduklarını beyan etmişlerdir.'' şeklinde belirtilip taraflarca imza altına alındığı, sözleşmede yer alan ödemeler başlıklı kısımda ise, ''30 Mayıs'ta 12.000 TL, 15 Ağustos'ta 13.000 TL ve 10.000 TL peşin verilmiştir.'' yazıldığı, taraflarca ortak olarak alındığı sözleşmede belirtilen dava konusu olan 4 adet taşınmazın 25.04.2011 tarihinde davalı adına tapuya kayıt edildiği ve davalının, adına kayıtlı olan bu taşınmazları 06.12.2011 tarihinde tapuda dava dışı 3. kişiye devrettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; taraflar arasında imzalanan adi yazılı sözleşmeye göre, söz konusu taşınmazları davacı ile davalının birlikte satın aldıkları, her iki tarafın ortak olduğunun ve satış bedellerinin de taraflarca ortak olarak ödendiğinin sözleşmede belirtilmiş olması nedeniyle davacının talebi gözetilerek oluşacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.