MAHKEMESİ : ANTALYA 4. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 18/12/2013NUMARASI : 2013/586-2013/1082Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların Antalya 5. Aile Mahkemesi'nin 2012/522 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma ile müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiğini, müşterek çocuk için 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun okula başlayacak olması sebebiyle ihtiyaçlarının arttığını ve 100 TL nafakanın günümüz şartlarında yetersiz olduğunu belirterek, nafakanın 450 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; tarafların boşanmalarından bir yıl geçtikten sonra bu davanın açıldığını, davacının özgür iradesiyle anlaşmalı boşanma protokolünü kabul ettiğini, müvekkilinin boşanırken davacıya bir araba devrettiğini ve 7.000 TL ödeme yaptığını, davacının bu davayı müvekkilinin evlenmesi sebebiyle kötü niyetli olarak açtığını savunarak, davanın reddini dilemişdir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne küçük A.E.. için 100,00 TL olarak ödenmekte olan iştirak nafakasının 200,00 TL arttırılarak, dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL'ye yükseltilmesine ve nafakanın ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 182.maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.TMK.nun 330.maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir şeklindedir.TMK'nun 331.maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hakim nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir.Bu bağlamda somut olaya baktığımızda; tarafların 2012 yılında anlaşmalı boşandığı; 2007 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, anlaşma hükümleri çerçevesinde boşanma ilamında çocuk lehine 100 TL iştirak nafakası takdir edildiği, 1 yıl sonra eldeki davanın açıldığı, davacı annenin güvenlik görevlisi olduğu, aylık 1000 TL gelirinin bulunduğu; davalı babanın öğretmen olduğu, aylık gelirinin 2.000 TL olduğu (ek derslerle 2.100-2.400 arası değiştiği), eşi ile birlikte kirada oturduğu anlaşılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, çocuğun yaşına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, mahkemece takdir edilen artış miktarı yüksektir.O halde, davacı annenin de katkısı dikkate alınarak, davalı babayı ödemede zorlamayacak, onu zarurete düşürmeyecek şekilde, TMK.nın 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre dengenin sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek miktarda nafaka takdiri doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.