MAHKEMESİ : DÖRTYOL 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 07/11/2014NUMARASI : 2014/338-2014/620Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının Dörtyol 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/714 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu boşandıklarını, müşterek çocuklar A. N. ve Sami'nin velayetlerinin davacı müvekkiline verildiğini, davacı lehine aylık 150,00 TL, müşterek çocukların her biri için aylık 100,00'er TL nafakaya hükmedildiğini, müvekkilinin ev hanımı olup nafakadan başka bir gelirinin olmadığını, geçen süre içerisinde müşterek çocukların bakım, iaşe ve her türlü giderinin arttığını, davalının da aylığının bu süre içerisinde arttığını, 3 kişinin geçimi için 350,00 TL nafakanın sembolik kaldığını belirterek, müvekkilinin aylık nafakasının 150,00 TL'den 250,00 TL'ye, müşterek çocukların aylık 100,00'er TL olan nafakalarının 200,00'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; almış olduğu maaşın şahsi ihtiyaçlarını dahi karşılamadığını, aradan geçen süre zarfında paranın satın alma gücünde azalma, enflasyonda ise artış olmadığını, boşandığı eşine ve çocuklarına maddi ve manevi destek olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; daha önceden davacı asil için aylık olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının 150,00 TL'den 200,00 TL'ye, müşterek çocuklar için ayrı ayrı, aylık olarak hükmedilen iştirak nafakasının 100,00 TL'den 200,00 TL'ye çıkartılarak dava tarihinden itibaren davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. TMK'nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.Bu bağlamda; iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.Somut olayda, taraflar 10.07.2013 tarihinde boşanmış ve boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, kendisine ait evde iki çocuğu ile birlikte yaşadığı; davalının ise emekli olduğu ve aylık 1.100 TL maaş aldığı tespit edilmiştir. Davalının ekonomik ve sosyal durumunda boşanma davasından sonra olağanüstü bir artış olduğu görülmemiştir.Hal böyle olunca; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde yüksek nafaka takdiri usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.